0
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
126
Okunma
Viranede yapayalnızım,
Üstüm başım kan içinde,
Zahiri bir kan değil bu,
Kırlaşmış saçlarımla yaşıyorum,
Bir de şiirlerimle,
Fakat şiirlerim bitene kadar,
Virane kanlı kafamın içinde.
Bazen inanamıyorum,
Yarabbi sen mi konuşuyorsun?
Bir ses bu kadar güzel olamaz.
Lakin gözlerinin hatrı için,
Yüce Yaradan konuşamaz.
Git, kıyametini yaşayacaksın.
Korkuyorum kendimden, bedenimden.
Kaldırım kenarında yaşamayı öğrendim,
Benim aslolan korkum ölememekten.
Bir sütun olsa, ta sonsuza kadar,
Endişem yine yukarıyı görememekten.
Hissedemiyorum, sinirlerim aşka kurban.
Bir Miraç gününün sabahında,
Yine bütün ümidim Yaradan’dan.
Lakin yâr ateşlerin emrinde,
Bu yüzden, yârin eteğinde kalan kordan,
Yeni bir alem yaratmalı Yaradan.
Zindan bana hallice oldu, bir yere benzemez.
Lakin her yere benzer.
Gözlerin bir kömür madenini andırıyor.
Bir deniz pasteline benzemez,
Ama aynı anda benzer.
Sirayet, ne garip bir olgu.
Ne sirayet ederse sana, onun kölesisin.
Yeni bir hayatın bağrında,
Birkaç çakalın tasmalı köpeğisin.
Belki de hayatı yaşamak pahasına,
Birazcık daha ölmelisin.
Krizim söndü, sen beni gördün,
Şefkatin için gururumla düştüm.
Bir barmenin kapısına yahut,
Bir kahvenin dayısına üşüştüm.
Adım çıkınca bir kez dokuza,
Kimseye kanıtlanmadı rüştüm.
5.0
100% (1)