2
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
238
Okunma
1-İSTANBUL’UN SABAHI
Yüreğini bu şehre düşürmüş olanlar,
İstanbul’u dinleyin, kulak verin geceye.
Boğaz’da yalnızlar, bu şehre vurulanlar,
İstanbul’u dinleyin, bu şarkı sizin için.
Bir sabah açılıyor kapılar sessizce,
Kırmızı gül saksıda titriyor hafifçe.
Loş bir şafak değiyor kadının eline,
Şehir uyanıyor nefesiyle birlikte.
Bulutların üstünden bakıyor yıldızlar,
Ay ışığı denizin üzerinde titriyor.
Dalgalar kıyıya hafif hafif vuruyor,
Uyanın artık, İstanbul’da sabah oluyor.
Suya vuruyor balıkçının kayığı,
Martı çığlıklarıyla İstanbul sabahı.
Uzakta bir vapurun düdüğü çalıyor,
Şehrin sessizliği saatlerle akıyor.
Denizden sarı bir ışık deliyor geceyi,
Vuruyor karşı kıyıya bir duvar gibi.
Rıhtımda bir adam hatırlıyor geçmişi,
Doğuyor sabah, selamlıyor hepinizi.
Şimdi gelin, bu şehre vurulmuş olanlar,
İstanbul’u dinleyin, bu şarkı sizlere.
Dinleyin şimdi, martılara aşık olanlar,
İstanbul size fısıldıyor, bu şarkı size.
2-İSTANBUL’DA AKŞAM ÜSTÜ
Ve akşamüstü ey, bu şehre vurulmuşlar,
Bir vapurun arkasında savrulur köpükler.
Parkta, kafede oturuyor yorgun insanlar,
Çayın dumanında canlanıyor hatıralar.
Sokak lambaları yanıyor birer birer,
Şehir sahte bir aydınlıkla ışıldıyor.
Güneş çarpıyor köprünün demirlerine,
Altın tozu gibi dağılıyor sulara.
Dinleyin şimdi, ellerinizde akşam rüzgarı,
Dudaklarınızda söylenmemiş şarkılar.
İstanbul’un üstünde bir hüzün çiçeği açıyor,
Bu şehir size fısıldıyor, akşamüstüyle birlikte.
Bir martı son kez titretiyor kanadını,
Karanlığa doğru bırakıyor kendini.
Uzakta bir vapurun sesi kayboluyor,
Şehrin üstünde hafif bir hüzün salınıyor.
Sokak lambaları yanıyor birer birer,
Şehir sahte bir aydınlıkla ışıldıyor.
Güneş çarpıyor köprünün demirlerine,
Altın tozu gibi dağılıyor sulara.
Dinleyin şimdi, ellerinizde akşam rüzgarı,
Dudaklarınızda söylenmemiş şarkılar.
İstanbul’un üstünde bir hüzün çiçeği açıyor,
Şehrin nefesiyle akşamüstü başlıyor.
3- İSTANBUL’DA GECE
Ve gece, ey bu şehre gönül verenler,
Gizli bir ezgi var , suskun sokaklarda.
Titrek lambalar umutla yanıp söner,
Rüzgar dolaşır yorgun kaldırımlarda.
Çatı katında hüzne boğulmuş bir adam
Gecenin soğuğuna sığdırıyor acıyı
İstanbul’un koynunda bir hüzün şarkısı,
Anlatıyor gizli saklı kalmış aşkları
Vapur düdükleri artık uzakta bir hayal
Martılar uyuyor, deniz kendine dönüyor
İstanbul’un ışıkları tek tek kapanıyor
Şehir gecenin koynunda aşkı fısıldıyor.
İstanbul’da gece kalbinle konuşuyor.
Her sokakta hüzün, her köşede aşk uyuyor.
Bir yerde ,kadın hüzünlü bir şarkı söylüyor.
Gece yırtılıyor, sanki İstanbul ağlıyor.
Geçiyor zaman ,saat on iki, bir, iki…
Şehir sessiz, derin ,sıcak bir nefes gibi.
Bir gün daha bitiyor, uyuyor tüm şehir,
Bu kentin güzelliğini yaşayan bilir.
5.0
100% (8)