0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
164
Okunma
Sözün özünü dinlerken yangınlar yükselir içimde,
hayata karşı boynumuz dik;
yüreğimiz gökyüzü gibi
sınırı olmayan bir mavi
ile kaplanır
Halden çıkmayız, ama hal de bilmeyiz;
yaşadığımız, bildiğimizden öte değildir.
alem içre sancı doldurur,
parmaklarımızda kıymık acısı ile yanar dururuz
dokunduğumuz yer şeytanımız
öptüğmüz yer cenneti ala’mız olur
Sözler ile giyeriz hırkamızı
yangın sarar tenimizi,
ne ateşimiz düşer ota,
ne de yangımız sarar ormanı.
Kül olan da biziz,
toprağa filiz veren de biz.
Çünkü biliriz,
her alevin içinden
yeniden yeşeririz
yeniden umut oluruz
bir dalın etrafını saran yaprağa
ve o yapraktan nasiplenen kelebeğin tohumuna
türkü devam eder
kula minnet etmeyen yanlarımız
varlığa sükut ile teslim olup toz olur gider
töz olur gelir
ahir zamanlar
kıymığın sancısında var olur
can manasını kaybeder
öz
sevdasında bulur hakikatini
Lemi Brown’nun Minnet Eylemem yorumuna ithafen
5.0
100% (1)