0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
78
Okunma
Geceye göç eyleyen bir halkın önünde,
Balamir durur, elinde umutla bir kandil.
Gökten inmiş sanki, yıldızlar gönlünde,
Kavim onunla bulur kudret ve emsâl dil.
Karanlık çağırır, o ışığıyla yanıtlar,
Sürgünler ülkesi, onunla vatan olur.
Her iz, her adım bir kavmi diriltir,
Balamir’le başlar, tarih yeniden kurulur.
Atların nallarında zaman döner geriye,
Yeni bir çağ açılır her geçişin perdesinde.
İsmi yazılır göçün ilk türküsüne diye,
Balamir geçince, susar zaman, eğilir yere.
Gönlünde saklıdır eski töre yazısı,
Bilgelerin nefesiyle yoğrulmuş sesi.
Her kelâmı, Oğuz’un yüce duası,
Kavim yürürken ardınca, doğar güneşi.
Bozkırın rüzgârı dokur onun hikâyesini,
Her otağda yankı olur adının yankısı.
Gökteki kartallar indirir selâmını,
Kutlu bir neslin uyanış çağrısı.
Gecenin koynunda bir kutlu yemin gizli,
Her at nallayışında yükselir ezgi.
Balamir’in gözlerinde ışıyan çizgi,
Gelecek kuşaklara emanet bir izdi.
Bilinmeyen dağlar, ırmaklar geçildi,
Nice obalar onunla birlik biçildi.
Tarihin kayasına destanlar işlendi,
Her taş, her toprak onunla anlam buldu şimdi.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(3 Ağustos 2025)