0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
109
Okunma

DENİZ ÖLÜLERİNİN MEZAR TAŞI OLMAZMIŞ
Gölge gibi izler, sokaklarda Sessizlik.
Gözlerimde biriken geçmiş, derin ve dipsiz.
Bana hediye ettiğin ,
Lotus çiçeği kolye elimde, kalbim yorgun. :(
Her adımımda bir veda, yollar boyun eğmiş.
Ve gidiyorum senden,
Lotus çiçeğini bırakıyorum.
Bu şehirde kayboluyorum, anıları yakıyorum.!
Gözyaşlarım yağmur gibi damlıyor toprağa,
sessiz çığlıklarım arşı inletiyor .
Acaba yeniden küllerinden doğar mı hayat.?
Yoksa Son durak mı. ?
Yoksa bu hikayemi bitti..?
Karanlıkta yankılanıyor, adımlarım kederli.
Hayallerim kırık aynalar gibi , her biri can kırıklarının izleri.
Sözlerim gökyüzünde savrulurken rüzgarla, uçurtmamın ipine takılı kaldı kırılmış umutlarım..
Geçmişten koparken, ruhum
azap içinde bu yolda hapsoluyor.
Zaman bir ırmak gibi,akıp gidiyor ellerimden.
Hüzün melodileri çalıyor, kulaklarımda derinden.
Lotus çiçeği gibi saf ve temiz ben, sana kandım, yanıldım, incindim.
Şimdi senin dikenlerin hep içimde.!
Canımın o kadar acıyor ki,
Cımbızla tek tek çeksem oda kar etmez,
her kopardımda dahada derinlerde.
hiç bir tabib’in
ilaçlarıda yaralarımı iyileştirmez.
Aşk yarası bu,
Hangi tabib bulmuş ki.?
Aşk ilaçını.?
Her solukta bir anımız saklı, her biri zincirde.
Yollar uzuyor karanlıkta nefesim daralıyor git gide ,
Ellerimde bir boşluk, kalbim çok acıyor kanıyor.
Sesin yankılanıyor zihnimde hâlâ,
Kadınım gitme..!
gidersen nefessiz kalırım..!
Beynimde cevabını bilemediğim, bulamadığım binlerce soru..?
Neden .. ?
Her sözün yalan, hep aldatmaca ..?
Ama oturupda, konuşamıyoruz çözemiyoruzda.
Sur gibi yalanların aramızda, bir türlü yıkamıyorum..
Ve arkama bile dönüp bakmadan gidiyorum senden..
Oysa bana göre Lotus çiçeği umutla doluydu ,
kökleri sağlamdı,
kalbime dokunurdu sanıyordum .
Ama şimdi solgun yaprakları,
denizin dibine batmış yosunlar sarmış.
Ve arkama bile bakmadan gidiyorum senden.
Rüzgâr döndü yönünü sensizlik esiyor artık..
kalbimde amansız bir sızı, hâ durdu, duracak
halim takatim yok.
Peşimi bırakmıyor anılar, göz göze gelmeden,
gözlerinin içine bakmadan sesizce gitmeliyim gitmeliyim bu şehirden..!
O büyük aşkımızın,
Lotus çiçeği’nin hikayesi bitmeli artık bu zihinlerimizde.
Ve bu yolda tek başıma tek tabanca yalnız yürümeliyim sessiz sedasız..
Artık dilim lâl, konuşamıyorum Aşk’a..!! Umutlarımı hayallerimi, süsleyen her ne varsa, kilitli bir sandığa koyup, denizlerin dipsiz karanlığına bırakıyorum..!
Çünkü deniz ölülerinin
Mezar taşı olmaz.!
Zaman akıp gider hatıralarımız kalır mazide.
Sen merak etme ben taşırım bu yüreğimdeki yarayı ,
Yıkılmam
Kimbilir,
Yeniden küllerinden doğar belki bir gün hayat,
Ama şimdi veda zamanı.
Seninle yazılmıştı sanki kaderim bütün sayfalarım,
Şimdi yırtıyorum bir bir geçmişin bağlarını.
Yüksek bir çığlık gibi sessizliğim,
Bırakıyorum seni artık özgürsün, istediğini dilediğin gibi yap , sende gün gelir unutursun beni unut.
Şunu unutma
Ben kendimden daha çok sevdim seni,
İnsan kendinden çok sever mi hiç birini..?
Ve arkama bile bakmadan gidiyorum.
Rüzgar gibi, senden delice eserek, hızlıca kaçarak gidiyorum.
Lotus çiçeği’nin hikayesi o büyük aşk, o masal bitti sonunda.
Bu yolda yalnızım artık ben, sessizlik son durak..!
Ama çözemedin yüreğimde,
göz göz olmuş sevdayı.
Yaktın dağlarımı,
kül ettin umutlarımı.
Kopardın gök yüzündeki,
yıldızlarımı.
Nedense güneş artık,ısıtmıyor bedenimi.
Mevsimlerim şaştı ilk baharda güzü,
yaz aylarında kışı yaşıyor yüregim.
Eger bir gün düşerse,
denizler ülkesine yolun .
Yanında sevgilinde olsa,
Son defa bir defa olsun dön bir bak.!
Denizlerin dipsiz, karanlıgına.!
Bilirsin deniz ölülerinin,
Mezar taşı olmaz.!
Süzülürse yanaklarından aşağıya,
Geçmişin o gerçek yüzü.
Sakla sakla göz yaşlarını, görmesinler,
Çünki sen hiç ağlamazsın.!!
Emel Abokan
21/06/2025
1747
5.0
100% (1)