Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
-Tesbih-
-Tesbih-

İnziva

Yorum

İnziva

4

Yorum

50

Beğeni

5,0

Puan

751

Okunma

İnziva



Tan
zamanın kendine açıklayamadığı bir renk gibi
çatladı göğün en solgun yerine.
Dilin dışladığı bir sessizlikte,
göz kapaklarından döküldü çocukluk.
bir ruhun kırığıydı belki,
çiy taşımaktan yorulmuş bir düşün kalbi gibi
ağır ağır sarktı boşluklara.



Ayakta unuttuğu düşlerin eşiğindeydi insan;
ve adımları,
her biri kendine açılan bir uçurumdu
hiçbir yer
o kadar içe batmazdı.



Tozlu yolların ardından kalmış bir geçmiş
omzuna buharla kazınmıştı.
Zamanın düğümlerini çözemeden yürüyordu,
karşısına çıkan her yüz,
yitirilmiş bir kimliğin yankısıyla titriyordu.
Diller vardı,
duyulmayan hafızalara ait.
Kendini anlamayan bir rüya gibi geçti onların içinden.


Ve sessizlik
İsimsiz, taşsız,
zamana sığınmış bir inzivaydı orası.



Sen gittin,
kelimeler başka suretlerde oyalanmaya başladı.
ama hiçbir ses
o içten titreyişi taşıyamadı.
Taşlara bastığında
anladı ki
yol dediğimiz,
hep içimize açılan bir dairedir.
Ve yankı,
bizden önce susanların nefesidir.



Göğe vardığında,
açıldı suskunluk gibi.
Suya baktı
ama su bile unuttu kendini.
Gözleri,
bir rüyanın içinden geçen kuştu artık.



Deniz hiç gitmedi,
biz içimizden çekildik ona.
Her dalga
Bir vedayı tekrar eder gibi..


Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
İnziva Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz İnziva şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
İnziva şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Etkili Yorum
dördüncü cemre
dördüncü cemre, @dorduncucemre
10.6.2025 22:50:41
Bir farkediş,haykırışla değil derin bir susuşla gelen,
Dış dünyanın etkisinden içinin derinliklerine çekiliş değil bu,
Şiirin her harfine her hecesine her dizesine çekiliş,
Her dizesinde sustukça konuşan,orada takvim zaman yok,sadece kalp duyar kalp konuşur,
Rüzgarın yönünü değil kendi duruşunu değiştirip.
Görünmeden hissederek...
Tebrikliyorum çokca...
Etkili Yorum
Ramazan Boran 1
Ramazan Boran 1, @ramazancboranc1
10.6.2025 20:13:03

Zamanın mutlak bir yönü olduğuna inandırıldık, hep ileriye daha da ileriye.Oysa öyle olmadığını anladık.

İnziva dedik adına. Belki de hiçbir zaman bir kaçış olmadı bu. Aksine, en derin yüzleşmeler orada başladı. Kendi sessizliğimizle baş başa kaldığımızda, kendimizle konuşmayı öğrendik.

Bazen bir kelime yeter, bütün zamanları susturmaya. Bazen bir suskunluk, bütün kelimelerden daha çok konuşur. İnziva Uzaklaşmak değil bu, geri çekilmek hiç değil. Aksine, içe doğru inmek. Kalabalığın orta yerinde insanın kendine rastladığı an. Yüzlerin çoğaldığı, anlamların eksildiği o yerde başlayan derin bir yalnızlık bu. Ne acıdır ki, insan en çok orada konuşmak ister de dili en çok orada susmayı yeğler.

Bir tan vaktinin solgun yüzünde çatlayan renk gibi başlar her şey. Zaman, kendini açıklayamadığında başlar şiirin sesi. Göz kapaklarından düşen çocukluk, bir hatıra değil artık; bir boşlukta ağır ağır sarkan bir ruhun kırığıdır. Çiy taşımaktan yorulmuş bir düş… İşte orada, insan ne olduğunu değil, neye dönüştüğünü fark eder. Her şey bir ara duraktır; neye vardığını değil, nereden eksildiğini düşündürür.

İnsan, çoğu zaman ayakta unuttuğu düşlerinin eşiğinde bulur kendini. Yürür. Her adımı, içe açılan bir uçurum gibi. Uçurumlar dışa değil, içe doğru büyür. Sessizlik, bir boşluk değil, bir çağrıdır orada. Zamanın duyamadığı, dilin söyleyemediği bir çağrı.

Tozlu yollar ardında kalmış değildir sadece; omzumuzda bir duman gibi taşırız geçmişi. Ve her yüz, her bakış, her sessizlik, yitirilmiş bir kimlik gibi titreşir karşımızda. Tanımadığımız ama bildiğimiz bir dil konuşur içimizde. Kendimizi anlamadığımız bir rüyanın içinden geçer gibi… Ve kimseye anlatamadığımız bir his yerleşir içimize: “Ben kimdim, burada ne arıyorum, nereye gidiyorum?” Cevaplar değil, sorular büyümeye başlar.

Ve sonra gidersin. Ya da biri gider. Aslında her giden biraz seni de alır yanında. Kalan, sadece kelimelerdir ama onlar bile tanınmaz olur. Konuşurlar, oyalanırlar, suret değiştirirler ama hiçbir ses taşıyamaz o içten titreyişi.

Anlarsın ki yol, dışarı doğru değil; hep içeri doğru yürünür. Taşlara bastığında fark edersin: bu dünya, biz içimize açıldıkça var olur.

Göğe vardığında, suskunluk bir kapı gibi açılır. Suya baktığında, artık su bile kendini unutmuştur. "Kendini unutmak, bazen hatırlamanın ilk adımıdır" derler. Çünkü bazı gerçekler, ancak unutulduğunda tüm ağırlığıyla gelir. Ve gözlerin, bir rüyanın içinden geçen kuş gibi, özgürleşir nihayet.

Deniz hep oradaydı. Giden bizdik. Çekilen biz. Dalgalar, gitmeyi değil kalmayı tekrar eder. Her veda bir kalış biçimidir. Her ayrılık, bir bulunuşun başka adıdır. Ve inziva, tüm bu gürültünün ardından gelen o derin sessizlikte; insanın kendine en çok benzediği yerdir.

Şiir, insanın kendi içindeki evini aramasıdır..


Sevgiler selamlar o vakit.



Etkili Yorum
Ferda,ca
Ferda,ca, @ferda-ca
10.6.2025 17:46:53
Yol, aslında kendimize açılan bir iç döngü, suskunluk ise bizden önce yaşayanların nefesi oluyor.

Tebrikler

Sevgilerimle sairem.
ASIKLUZUMSUZ
ASIKLUZUMSUZ, @asikluzumsuz
10.6.2025 16:17:34
Güzel bir eser
Biz de okuduk ve kutladık yürekten
Gönlün abat olsun, tüm şiirlerin benzeri olmayan, şah eserler olsun
Şiirle kal, dostça kal, sağlıkla ve hoşça kal
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL