1
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
115
Okunma
günlerden ayrılık
en yakınım alsın atsın belediyenin büyük çöplüğüne
içime çöreklenmiş ayrılık yılanını
almıyor alamıyor, fırlatıp da atmıyor atamıyor
parmaklarımı uyuşturuyor içime yedirememezliğim
midem isyanın asidiyle kendisini dağlıyor
kedim kucağımda bir avuç kır menekşesi kokulu mırıltı
aylardan ayrılık
iki aydır ses seda çıkmadı yemin etmiş sessizliğe
kendi içim geveze söyleyişlerime cevap veremeyişte
güneş sırtımda saçakları buzdan şal
mezarından çık da gel annem yahut babam
derdimin birazını da ne olur sen al
mevsimlerden ayrılık
şeker bayramıydı kilolarca şeker yiyerek zehirlemiştim kendimi
gitmemişti dilimden vedanın zehir acısı
yüreğimde önemsizleştirilmenin can yakıcı kezzabı
tutsaydım yakasından silkelerdim
fakat neyi tutayım, artık muhatap kişi bir gölge bile değil
iki ay geçti, nasıl geçti, ben miyim geçen o muydu kalan
aslında ölümle bile kurtulamayacağı bir esaret halkasıydı bırakılan
hayali öldüren katil mi aşkı katleden acımasız cellat mı,
ruhun boynunu uçuran devasa giyotin miydi
gülüşlerim eğreti, neşem yapmacık,
sanıyorum bir daha içtenlikle gülemem ben artık
dişlerini gösterenden kork, hani Oral-B diş macunu reklamındaki kız var ya
suratını asandan korkma, onun içi pamuklardan yumuşak
pamuk şekeri koşarak elinden çalınan yedi yaşındaki halimim
daha da bir fazla uyuşuyor bu günlerde hem sağ hem sol elim
bazısı çoğaltır bizi bereketlendirir hayatı, serer gökkuşağını gönlümüze
baharımızı aldı, kiraz çiçeklerimizi döküveren sert bir rüzgardı
ne güzel gelmişti çiçekleriyle bahar,böyle bir soğuk şakaya ne gerek vardı
haydi, hiçbir şey olmamışın gibisini bile yok farz edelim
pişmanlığını dök iç nisan yağmurları niyetine, şifalansın kem gözden gelen
sen değil miydin ellerinde güllerle karanfillerle tatlı dillerle gülüveren
zalim mi oldu şimdi
keskin bıçağa dönmüş diliyle umudu biçiyor kıpkırmızı gülleri veren
ayrılığın tesellisi yok
ayrı gayrı kalınıyormuş demek ki mümkünmüş hayatta böyle bir şey
sesleniyorum duymuyorsun kaybettiğin aklına kendine gelsene hey
insan bir aileye doğar lakin asıl varlığı tek başına olmaktır, bir birey
bağımlılığından arınamayanlar, ayrışamayanlar
aşkım aşkım aşkım diye diye aniden mi ayrılırlar?..
günlerden gözyaşının sonuncu günü,aylardan hüzün batağının ay dönümü
hani fotoğraflar hazırdı, gün alınacaktı ya,niçin caydın a iki gözüm?..
sitem bile edemiyorum
yakıştıramıyorum yumultulmuş ağzıma bed duaları
bir aah yükseliyor göğüs kafesimin sola yakın ucundan
yakıyor ilkbaharı sanki ateş sanki alev sanki güneş, kaynıyor kabarıyor taşıyor harlı harlı!..
Gülhan Çeliktaş
5.0
100% (6)