Bilmem veri mi teselliyi geçen onca yıl
Bir bulmuşluk hali varmış yiten mazide
Şimdi her birimizin didik didik aradığıdır aynı
Hazzı verdiği saatte kader, seni sana bırakır mı?

Olanaklar en genişçe olsa da anlamsız kalacak
Bir çift göz bizdeki, ufka dalıp dalıp bakacak
O zamanlar ne de çokmuş esenlik yaşanacak
Şimdi eldekilerle avuntu bu, sımsıkı tutulacak.

Uzanmak nafiledir geçenlere, anı oldular
Duruş güzel olmuşsa, hafızalar mutlular
İsimler, beldeler, üleşilmiş sayısız esenlikler
Bekleyemez hiç biri anda hayat sürüklemekte
Dünden güne ve bugünden de yarınlara dönence.

Mekânlar hep evriliyordu zamanla alıştık
Her geçen yılda daha bir yalnızlaştık
Nerede bulacağız tesellisini bu gidişin bilinmez
Geleceği kestiremiyoruz fakat geçmiş silinmez.

Yaşanmış olanlar mı güzel, yaşanacak olanlar mı?
Birinde yaprağa değdi dizeler, görseliyle resimler
Oysa yarın meçhul bize, umuttur beklenenler
Demek ki dün ile gün doğmaktadır, yarınadır gidiş
Bir sarmalın içinde geçiyor hayat tükeniyor her şey
Bir paydası var ki hem de nasıl gösterir bir direniş
Zorluğa katlandıran, yoksunluğa kakandır sevgiler.

Sermayemiz hep sınırlı, nefeslerse sayılıdır
Ziyan edilmeyen anlarda çok değerler saklıdır
Bir tüketmek değildir bu, içini doldurabilmek
Kendine isterken güzeli, paylaşmaktır parola
Ve el vermek değil midir gecenin koynundan
Her doğan güne uyanmak, bir masal kıvamında.

Biri bine artırmak faziletle, ışığa öykünüş
Çoğaltırken müjdelerini hayatın , dertleri bölüş
Katlanılabilir kılmak var ya ne de güzel görüş
Bunlar manzum değiller, ya gerçekler yahut düş.

Oğuzhan KÜLTE