Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
YAHYA ÖZÇELEBİ
YAHYA ÖZÇELEBİ

GAZEL-İ NAAT

Yorum

GAZEL-İ NAAT

( 3 kişi )

0

Yorum

8

Beğeni

4,7

Puan

158

Okunma

GAZEL-İ NAAT


GAZEL-İ NAAT
FAHR-İ KÂİNAT’A (S.A.V.) GÖNÜLDEN BİR GAZEL
Gönlümde yâ Rasûlâllah senin aşkınla dermanım,
Cemâlin nur-i envârı, gözümde hâle-i cânım.
Senin isminle başlar her sabâhım, her duâm sensin,
İlâhî aşkı tattıran, gönülde mâverâmsın sen.
Muhabbetinle mest olmuş dil-i zârım, perîşânım,
Ki aşkınla harâb olmuş bu âlem, ben de virânım.
Medîne bir gülizâr-ı cemâldir rûz-ı vuslattır,
O gülşende senin rûhunla güller hep gül-i râ’nâm.
Şefâatinle günahkâr kulun âhı silinir hep,
Ki sen rahmet peyâmîsin, benim sultân-ı ihsânım.
Mi’râcında melek secdeye kapandı cemâline,
Cihân seninle nurlandı, seninledir hidâyet ânım.
"Cemâlullah"ı görmüş bir habîbsin ey şeref mahı,
Efendimsin, sığınırım senin isminle sultânım.
Hüdâ’dan hep diler Nûrî şu gönül yâ Rab seni yâ Rab,
Habîbim ol, refîkım ol, senin aşkınla mestânım.
________________________________________1. Gönlümde yâ Rasûlâllah senin aşkınla dermanım,
Ey Allah’ın Elçisi! Gönlümde yalnızca senin aşkın vardır ve bu aşk benim ruhumun şifası, tek dermanıdır.
"Derman" mecazen kalp huzurunu, ilacını simgeler; Resûl aşkı bir ruh ilacı gibidir.2. Cemâlin nur-i envârı, gözümde hâle-i cânım.
Senin güzelliğin, çok katmanlı nurlarınla (nur-i envâr) gözümde bir can halkası, bir kutsî ışık gibi parıldıyor.
"Cemâl" Allah Resulü’nün manevi ve zahiri güzelliği, "hâle-i cân" ise bu güzelliğin etkisinin ruhumda yarattığı titreşimdir.3. Senin isminle başlar her sabâhım, her duâm sensin,
Her sabahım senin mübarek isminle başlar; bütün dualarımda ilk seni anarım.
Burada Efendimiz’e olan bağlılık bir manevî alışkanlık, bir yaşam tarzı hâline gelmiştir.4. İlâhî aşkı tattıran, gönülde mâverâmsın sen.
Sen, ilâhî aşkı tattıran bir elçisin; gönlümde, bu âlemin ötesine uzanan bir mâverâ (öte/sonsuzluk) seninle anlam kazanır.
Hz. Peygamber sadece bu dünya için değil, ebediyetin rehberi olarak sunulmuştur.5. Muhabbetinle mest olmuş dil-i zârım, perîşânım,
Aşkınla sarhoş olmuş, aşk acısıyla inleyen kalbim perişan hâlde.
"Dil-i zâr": inleyen gönül. Aşkla mest olmak, tasavvufta ilahi sarhoşluk (mestlik) hâlidir.6. Ki aşkınla harâb olmuş bu âlem, ben de virânım.Senin aşkın o kadar büyüktür ki bütün âlem bile bu aşkın karşısında harap olmuş; ben de bir virâneye dönmüşüm.
Aşka düşmek hem yıkımdır hem inşa: "Virân" oluş, fani benliğin yok oluşu anlamındadır.7. Medîne bir gülizâr-ı cemâldir rûz-ı vuslattır,
Medine, senin cemâlinin bir gül bahçesidir; orası vuslat gününün ta kendisidir.
Medine-i Münevvere, sevgiliye kavuşulan yer olarak sembolik bir "aşk mekânı"dır.8. O gülşende senin rûhunla güller hep gül-i râ’nâm.
O bahçede (Medine’de), senin rûhunun feyziyle açan güller, güzel kokulu sevgili gülleri gibidir.
"Gül", divan şiirinde hem Peygamber’i hem de onun yüceliğini temsil eder.9. Şefâatinle günahkâr kulun âhı silinir hep,
Senin şefaatinle, günahkâr kulların iç çekişleri (âh’ları) silinir, affedilir.
Bu mısrada Peygamber Efendimizin "şefaat" makamı vurgulanır.10. Ki sen rahmet peyâmîsin, benim sultân-ı ihsânım.
Çünkü sen rahmetin elçisisin (rahmet peyâmîsi), lütufların padişahısın (sultân-ı ihsân).
Kur’an’da geçen "rahmeten li’l-âlemîn" ayetine telmih vardır.11. Mi’râcında melek secdeye kapandı cemâline,
Mi’râc gecesinde melekler senin cemâline secdeyle kapanmıştı.
Mi’râc mucizesine ve meleklerin Resûl’ün nuruna olan hayranlığına işaret eder.12. Cihân seninle nurlandı, seninledir hidâyet ânım.
Senin gelişinle dünya nurlandı; benim hidayet vaktim (doğru yolu bulduğum an) sensin.
Hz. Peygamber’in gelişi, insanlık için manevî doğuş anıdır.13. "Cemâlullah"ı görmüş bir habîbsin ey şeref mahı,
Sen, "Cemâlullah"ı (Allah’ın Zâtî güzelliğini) görmüş, seçilmiş dostsun ey şeref dolu ay yüzlü.
Mi’râc gecesinde "Cemâlullah"ı gören kişi sadece Hz. Muhammed’dir. “Şeref mahı” ise "onur ayı" anlamında yüceliğini ifade eder.14. Efendimsin, sığınırım senin isminle sultânım.
Sen benim efendimsin, sığınağım sensin; senin isminle korunurum, çünkü sen benim sultânımsın.
Burada Efendimiz’in hem manevî sultan hem de şefaat kapısı olduğu vurgulanıyor.15. Hüdâ’dan hep diler Nûrî şu gönül yâ Rab seni yâ Rab,
Bu aciz kul Nûrî, Allah’tan her daim seni (Efendimiz’i) diler, her duada "Yâ Rab, onu bize nasip et" der.
Şair burada mahlasını söyleyerek gönlünü açıyor, bir dua hâlinde şiiri bağlıyor.16. Habîbim ol, refîkım ol, senin aşkınla mestânım.
Ey Sevgilim! Bana yoldaş ol, refîkım ol (ahirette arkadaşım ol); çünkü ben senin aşkınla mest olmuş bir aşığım.
"Refîk" kelimesi, özellikle Cennette Peygamber ile beraber olma duası anlamı taşır.
.

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (3)

5.0

67% (2)

4.0

33% (1)

Gazel-i naat Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Gazel-i naat şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
GAZEL-İ NAAT şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL