7
Yorum
30
Beğeni
0,0
Puan
643
Okunma

.
Vakit yine o vakit; takvimler kış ertesi
Saklamaya ne gerek; ruhun bîzâr azaptan
Hazır bahar kokarken gönlünün güvertesi
En yakın limana çek; biraz mola ver kaptan
Ki, nice gam yüküyle ezilen o omuzlar
Hiç olmazsa birkaç gün derin bir nefes alsın
Neşeyle raksederken gümüşten yakamozlar
Genzini yakan hüzün kara kışlara kalsın
Unutma! Gecelerin katrana denk o rengi
Şafağın müjdecisi, hep bir tana gebedir
Gönlündeki ezginin bozulsa da ahengi
Umut yeşeren yerde tüm dertler göçebedir
Zorlasa da sabrını sayısız yürek yaran
Gönlünün rotasını hep umuttan yana kır
Ne ayazlar ebedî ne fırtına, kar, boran
Yeise, "Yıkılmadım, Allah yâr" diye haykır
Menzili mahşer olan imtihan diyarında
Keder-i ilâhiyi kene diye tanıtma!
İnlemek ayıp değil; dert âh’ın ayarında
Her çile bir ga/nimet, bir hediye; unutma!
Mecit Aktürk