Eskiden Çayeli’nin Mapavri idi adı,
İlçeyi yönetirdi nahiyede bir Kadı...
Geçmişi anlatıyor Tarihi Eserleri,
On bir medresesiyle Müderrislerin yeri...

Elli iki müderris, binler talebesi var,
Huzur hocalarının saraylarda sesi var...
Tarihi eserleri hazinedir bizlere,
İnsanları alışmış dağlara, denizlere...

Bin üç yüz şehidi var Sarıkamış belinde,
Kahramanlıklar dolu ilçenin temelinde...
Bin altı yüz yetmiş yedi şehit Seferberlikte,
Milli Mücadelede tarih yazdık birlikte...

Otuz beş şehidi var Kurtuluş Savaşında,
Tarihi izler yatar toprağında, taşında...
On sekiz asker şehit, dört polis şehidi var,
On Beş Temmuz’da ise Şehit Muhammet Ambar…

Tüm şehitlerimizin mekânı Cennet olsun,
Memleketin dört yanı bekayla huzur bulsun...
Çayın Başkenti olmuş, çay diyarı Çayeli,
Dumanıyla, suyuyla bilinir Kuspa Beli...

Elli dört köyü vardır, on yedi mahallesi,
Düğünlerde duyulur kemençe, tulum sesi...
Büyükköy ve Madenli Çayeli Beldeleri,
Çayeli’ni süslüyor yeşil çay bahçeleri...

Kuru fasulyesi de Dünyaca Meşhur olmuş,
Kara üzüm pekmezi simitle şekil bulmuş...
Çayın kokusu gelir fabrikadan, ocaktan,
Demlenen çay içilir ince belli bardaktan...

Çağlayan dereleri şırıl şırıl akıyor,
Her gelen yeşiline, mavisine bakıyor...
Köpük köpük akıyor Ağaran Şelalesi,
Alabalık saklıyor Çağlayan’ın deresi...

Rizeli Halk Şairi Adem İmdat KESİCİ (ÂŞIK HOCA ADEMÎ)