12
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
2220
Okunma

bakla falında nazar boncuğunu öne koyma oğlumun oğlu,senin gözlerin yeter...
babaannem
birinci atış
bak hizaya sokmuşlar seni
önde kırdığın cevizler
ardında aşk’a dair yediğin herzeler
ölüvermiş aniden bahçesinde
bir zamanlar sevdiğin adam
yol yorgunu bakışları yakmış kandili
salladıkça rüzgar
kalbin anahtarını savurmuş
iki öte sonrası deniz
ne kadar yıkansa pis
tarçın kokan diyarlara
yanaşma sabahlar doğuyor
belli ki sen gidicisin
karınca duası gibi yalvarmalar
koynunda yuvalanmış
ya şimdi bozarsın yeminini
ya da alırsın biletini
ikinci atış
içine saklamışsın
sütten çıkmış ak kaşığınla
bahtının karasını
ciğeri beş para etmez bir adama
on para değer vermişsin
zenginsin sen kızım
hiç yamalı don giymemişsin bu hayatta
çok yamalı aşk’ların paçavrası
cuk oturmuş ruhuna
üzerine en masum sevişmelerini çizdiğin
posta pulunu tükürüklemişsin
gönderen belli de
alıcının yatacak mezarı yok sinende
yedi şeytanlı kuyunun başında
oturmuş ağlarsın
huu
katli vacib yosma
ne diye yusuf’un kuyusunda ararsın aşk’ı
adam ki
gayyâ kuyunda saklı
üçüncü atış
besbelli açı çekmişsin
kum tanesi feryatların
sabır tanesi parmaklarını kilitlemiş
senin allahsız dilin
şükür namazlarında çözülmüş
döktüğün kurşunlarda
patlayan gözler
döner dolaşır yine seni izler
nereyi kundaklasan
sende yanacaksın
çünkü
aşkın imanı gevremiş bedeninde
çıkar şimdi küflü ağzındaki baklayı
ben gibi mi seversin
yoksa
el gibi mi gidersin...
alicengizoyunu
(...sen çiğnenmiş bir yemin gibiydin ağzımda...gittiğin gün yıkadım ağzımı...)