4
Yorum
31
Beğeni
5,0
Puan
368
Okunma

1. Tuzlu İzler ve Eski Aşk
Kıyıya vuran dalgalar gibi,
Sert kayalara çarparcasına.
Ayakları çıplak,
Üstündeki güneş yanığı,
Teninde tuzdan bir iz,
Kara paltosunun altında saklı,
Eski bir aşkın anısıydı.
Yitik bir kumsalda,
Sessizliğin derinliğinde.
Kayıp bir martı gibi.
2. Geceyi Arayan Martı
Sokak lambalarının altından geçerken,
Gölgelerinin peşine düşen,
Çocukça bir heyecanla,
Geceyi arayan bir kuş.
Bir zamanlar kanat çırpan,
Şimdi yalnızca anılarda uçan,
O martı;
Bir hikâyenin kırık parçaları gibi,
Dağınık ve acınası.
3. Unutulmuş Yüzlerin Ardında
Kırık bir aynada yansıyan,
Yüzündeki çizgiler,
Geçmişin izleri.
Biraz deniz, biraz rüzgâr,
Biraz da unutulmuş şarkılar.
Buğulu gözleriyle,
Yitip giden bir düşü arar gibi,
Bir kapının önünde beklersin,
Yorgun ve sabırlı.
Yıllarca denizlerin üzerinde uçmuş,
Bir martı gibi tıpkı.
4. Denizin Derinliklerinde Umut
Gözlerinde denizin derinliği.
Her dalgada kaybolan bir umut.
Sahilin belirsiz gölgelerinde,
Zamanla grileşmiş ,sessiz bir deniz.
Ve o martı,
Yorgun bir balıkçı ağı gibi,
Denizi artık aşamazdı,
Kanatları artık ağırdı.
5. Yalnızlığın Şarkısı
Yaz gecelerinin serinliğinde,
Bir çay bahçesinde oturur gibi.
Sürekli bir yer arayan ruhuyla,
Caddelerde yankılanan adımlar,
Ve sokak köşelerindeki sessizlik.
Eski bir şehrin son nefesi,
Fısıldar ona, yalnızlığın şarkısını.
Gecenin karanlığında,
Parlar bembeyaz bir martı.
6. Şiirin Gizli Melodisi
Rüzgârın getirdiği melodi,
Bir sokak sanatçısının şarkısı,
Köşe başında,
Anıların içinde kaybolmuş.
Bir parça karanlık,
Bir parça hüzün,
Sahneye çıkmayı bekleyen bir şair,
Bir martının gözlerinde gizliydi şiir.
7. Yağmur ve Eski Günler
Bir çatı arasında,
Yağmurun altında,
Eski bir günün hatırası gibi,
Sırtında eski paltosu,
Gözlerinde denizin tuzu,
Bir zamanlar özgürce uçan,
Şimdilerde yalnız kalan,
Bir martını öyküsü gibi.
8. İstanbul’un Kalbinde Anılar
Karanlık bir köşede,
Bir masa lambasının altında,
Bir fincan çay,
Bir nefeslik tütünün kokusu.
İstanbul’un kalbinde,
Koca ömürden geriye kalan,
Sadece bir avuç anı.
Yaşlı martının gözlerinde,
Biraz umut ışığı saklı.
9. Eski Şehirlerin Hatıralarında
Sokakların arasında dolaşırken,
Eski bir melodiyi arayan,
Zamanın izlerini süren,
Yalnız bir gezgin gibi.
Bir rüzgarın taşıdığı,
Dalgaların fısıldadığı,
Eski bir şehrin hatırası.
Martının uçuşunda saklı.
10. Sonbaharın Gri Bulutları
Sonbaharın renkleri arasında,
Bir düş gibi süzülen,
Denizin üzerindeki gri bulutlar;
Eski sevdaların hatırası sanki.
Son zamanlar olduğu gibi,
Şimdi yalnız ve sessiz o martı,
Zamanın yankısı,
Sadece bir anı olarak kalır.
11. Yağmurun Altındaydı ,Solmuş Hayatlar
Yağmurlu bir günde,
Bir çatı altında bekleyen,
Eski zamanın sırtında.
Gözlerinde denizin tuzu,
Bir çiçek gibi solmuş,
Hayatın izleriyle dolu,
Bir martının hayatı.
12. Son Uçuşun Sessizliği
Son bir bakışta,
Bir eski zamanın hatırası,
Bir martının son uçuşu.
Bir denizin sonsuzluğunda,
Bir anının gölgelerinde,
Bir eski şehrin köşe başında,
Bir martının düşüşü gibi,
Yalnız ve sessiz.
13. İstanbul’un Yalnız Martısı
Bizim kuşların en güzeliydi
İstanbul’da o martı.
Yabaniydi biraz,
Başı dik ve mağrurdu
Bakışları buğulu,
Çığlıkları hüzzamdı.
Denizlerden gelmişti,
Deniz tuzunda,
Yanık gözlerindi.
Bu dünyaya gelmiş,
Bir Tanrı misafiriydi.
5.0
100% (20)