uzaklara bakmaktan geldim
uzaklara bakmaktan geldim
o korkunç elma kokularından bakire yangınların kızıllığından ecnebi bulutların serinliğinden atların tırıs gitmesinden geldim sesinin mayhoşluğunu sürüp kirpiklerime dalgın nehirlerin yazgısını getirdim anız kokulu köylerden inleyen bir keman sesinde üzgün atların düşüne girdim küçük çocukların gözlerindeki umuttan gökkuşağından maviyi koparıp geldim kuyulardan bakraç bakraç içtiğim sulardan yıkandığını gördüm çingene kızlarının yıldız avına çıkmış ateşböcekleri gördüm ve bir çekirge sürüsü yağmalarken uykularımı düşledim Akdeniz koktuğunu uzaklara uzun uzun bakmaktan geldim . sığındığım tek limanın sen olduğunu anladım geçerken hatıra ormanlarından ve yeni yeni fark ettim yaralarımı kapattığını uykulu sesin uzaklara senin gözlerinle baktım ufukta bir ben görürüm ümidiyle üç yüz altmış beş gün altı saat uzaktaki sana uzun uzun baktım ve bir kelebek konup omzuma ağladı yokluğunda arala kapıyı geldim sana |
Ellerimde taze kır çiçeği kokularıyla
Başına taç yaptım seviyor ile biten papatya fallarını
Hadi arala kapıyı
Kahve kokusuna muhtaç
Yol yorgunluğu ile
Geldim sana...
Eşlik ettirdi güzelliğine defalarca okunduktan sonra naçizane
Tebriklerimle...