ahhh
çığırından çıkmış suskunluğum
yorganın altında delice kuşatıyor gözlerimi keder
hiçbir şeyi lanetlemedim şimdiye kadar
zehir zemberek hüznün benimle ne derdi var
iyisimi uykusuzluk hürriyetine kavuşturayım kendimi
yüreğim mutluluğu yazsın diye ümit ederek
mavilikler bulaşırken ellerime
başlasın mı en güzel senfonI
mi, mi, la , sol ,la
la, si ,sol ,la, fa ,sol ,mi
re, mi
biraz da do çalsın en incesinden


hadi hayırlısı


bu gece de kaçamak şiirler yazıyorum
üstelik dolunayı seyrediyorum çırılçıplak gözlerimle
bol şekerli kaçak çay eşliğinde
kim demiş şeker zararlı diye
asıl insanı mafveden üzüntü
tatlandırdıktan sonra ağzımı
rahat bir nefes alıyorum
rastgele müzikler dinliyorum romantik havada
saz , caz vız geliyor
keman ve piyanoya aşina oluyor kulaklarım
dağ çileği kokulu mumum eşliğinde
masmavi düşler kuruyorum bütün yurtsuz çocuklar için
dünyanın altındakiler daha huzurludur diye düşünüyorum
dirilerden daha çok korkuyorum
sokak hayvanlarına üzülüyorum


bin küsur yaşındaki ruhuma gençlik vadediyorum bale ayakkabılarımla
balerin değilim aslında
gerçi öğrenmenin yaşı yok
kararan bulutlar hevesimi kırmadan
izimi belli etmeden matem bekçilerine
hemencecik başlamalıyım
ayak parmaklarımın üzerinde yürümeye
bir , iki , üç, dört, beş
olacak gibi
altı, yedi, sekiz , dokuz, on
provaya devam


...


ve son kez


bir,iki, üç, dört, beş
altı, yedi, sekiz, dokuz, on


işte bu


pusu kuran matemi parmaklarımın gücüyle deviriyorum


..


çiçeği burnunda zaferimin ardından
ahhh kalbim doyamadın sevmelere diyorum
evettt diyor
mavi şiirlere
mavi gökyüzüne
mavi nehirlere
mavi hayallere
mavi uçurtmalara
mavi kelebeklere
mavilediğim aşka
doyamadım


masmavi kuşlar havalanıyor şiirimin yedi şiddetindeki dizelerinden
mavi gülüşler çalıyor kimsesiz çocuklar göğün yedi kat yüzünden
mavileniyor yedi defa göz bebeklerim
yetmiş sefer maviye boyanmış gurbet köprüsü
aşk mavi bir buse konduruyor alnıma yedi kez
hemencecik bulutlanıyor gözlerim
sevmenin yaşı yok utanma diyor annem
pusu kurmuş düşman kahkahalarını bertaraf edip
tebessüm ekiyorum zabıtlara geçen Mona Lisa masalıma


şimdi müsaadenizle
yetim bir çocuğun ayaklarının altındaki masumiyetten öpüp
ruhumun gözyaşlarını dinlendirmeliyim





nagihan