6
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
399
Okunma

Biz aynı topraktan yoğrulup geldik
Atamız, yurdumuz, yuvamız birdir.
Düştük, yenilmedik, doğrulup geldik
Sevdamız, davamız, devamız birdir...
Bilmezler ki aramızdan su sızmaz
Bizim yasamızda ihanet yazmaz
Altının tozu da altındır, tozmaz
Sütümüz helâldir, mayamız birdir.
Biz ne kışlar gördük, ne fırtınalar,
Kuvvet aldık bahar yağmurlarından.
Elimizden kokan toprak kınalar
İmza gibi kaldı çamurlarından.
İnsan olmak, insan kalmak ilkemiz
Öyle öğretmişti bize dedemiz
Arıtmaya gerek duymaz, tertemiz;
Şifa akar soğuk pınarlarından.
Sivas’ımın karı, kışı bol olur,
Toprakları rahmet ile yoğrulur,
Yeşil gözlü, genç fidanlar doğrulur;
Çiğdem, nevruz açan bayırlarından.
Âlimi, aşığı çoktur Sivas’ın,
İçinde nâmerdi yoktur Sivas’ın,
Sivas’tan ayrılan yansın ağlasın;
Geçen pişman olur sınırlarından.
Karı, kışı bize değildir zûlüm
Kışın üşür, yazın ısınır elim
Baharda dağları allı bir gelin;
Mor menekşe kokar bozkırlarından.
Nûrfânî, yetersiz kelâmım, sözüm,
Anlatmakla olmaz, gelin bir gezin
Ölürsem taşıma Sivas’lı yazın;
Dertlensin görenler kâhırlarından.
Nûriye Akyol 23/1/2022
Görsel: Sivas, Çifte Minâre
5.0
100% (15)