O not kağıtları sadece olmayı hak etmiyor bence. Çünkü hayatın iç dökümü durur üzerlerinde. Teşekkürlerimle...

Aslında şu an gözlerim nemlenerek hatırladığım ve hatırlayacağım çok anım var onunla beraber yaşadığım. Neyse ki okul biteli çok oldu ve şimdi hayatından memnun. Onun birinci ailesi Daruşşafaka biz hep ikinci olduk. Olsun, o mutlu olsun da başka bir şey istemem.
selamlar. tekrar kutlarım.

Evet galiba karmaşık bir denklem bu. Gereklilikler, olması beklenenler, olabilenler. Yatılı okul kapılarına cümle kapısı denilmiştir. Daha büyük yerleşkelerin nizamiye kapısından girilir. Oralardan giren herkesin ayrıdır hikayesi. Çocuğunu o kapıdan geçirip öylece bırakmak durumunda kalanlar, sıkı sıkı tuttuğu annesinin babasının elini bırakmak istemeyen çocuklar. Hepsi arkalarında bırakır ne çok anlamı. Oyuncak dolu olmasa da, hatta kendisine ait olmasa da bir odayı arkasında bırakır çocuk. O odanın kokusunu, evini yuva yapan ne varsa arkasında bırakır. Bazan, tanıdık kokular sesler duyumsar. Özlemek dedikleri duygu neymiş başlar tanımaya, tanışmaya. Bir kaç gün evinden arta kalanlar bozulmadan saklansın ister öyle de olur. Dolabına yerleştirdiği eşyaya sinmiştir evi yuvası anlamı. Sonra sonra bu yerini dolap aidiyetine bırakır. Çelik dolap pek fena gıcırdar. Dolap kilitlemek yasaktır zaten. Ve zaten kilit altında tutulmaya değecek ne vardır o dolap içlerinde? Aslında tam aksi. Kilit üstüne kilit vurulmalıdır o dolaptakileri korumak için. Çünkü geriye kalan, geride kalan ne varsa orada durmaktadır...

Bu ağır bir yorum olmuş doğrusu. Bilmem ki taşıyabilir miyim? Teşekkürlerimle...

O meyveler ki hayatın en büyük kolaylaştırıcıları olacaklardır. Fakat tohumdan filize sonra da büyümeye dair yolculukları öylesine can yakıcıdır ki ve sorular sorgular hep kuşatacaktır meyvenin etrafını. Neden buradayım? Bak o çocuklar ne güzel evlerine gidiyorlar? Annem babam beni sevmiyor mu? Bir de hiç geçmeyen karın ağrıları ateşlenmeler eve gönderilmek için bulunan türlü bahaneler. Hele yolu okula düşen bir akrabanın ziyareti harlar ateşi. Ziyaretçinin yanından ayrılınmak istenmez, getirdiklerini verdiği harçlığı göz görmez. Biraz daha yudumlanmalıdır bu tanıdık lezetten. Fakat ziyaret işte, kısadır süresi...

Böylesi ortamlarda bulunmak bir ayrıcalık değil ise de bir başkalıktır. Ne hoş hissettirebildiyse yazı...

Umarım bolca şiir duyarız hayatımızca. Bu sırada belki bir kaç şiir de duyumsarız. Teşekkürler...

"Sayın şair" diye hitabım
bu platformda şiir bölümüne
yazan kalem sahiplerine kullandığım bir ifade.
Yoksa şair kimdir diye sorulsa inanın onun tanımı beni aşar.

Tevazu sahibisiniz bu aşikâr.
Fakat şair hitabının muhatabı olmak had bilmemek değildir.
Ayrıca incinecek bir yorumda görmedim müsterih olunuz Fırat bey

İlhamınız daim olsun

Teşekkürler ilginize. Yatılı okul ve yurt ayrı bir anlam ve öğreten. Yalnız haddim olmayarak şairliğin haddim olmadığını belirtmek isterim. Belki tuhaf ve aşırı bir hassasiyet gibi gelecek size. Hatta incitecek de bu söylediğim. Fakat hep haddimi bilmek isterim. Lütfen lütfen lütfen incinmeyin olmaz mı? Yazmak insanları buluşturan bir yol işte. Hepimiz birer yol hikayesiyiz, hepimizde birer ikişer yol hikayeleri...

Hayır size yazmadım

Hee bu alttaki cevap bana yazılmış sanırım 🙈
Ve ben henüz okumadan silinmiş :)
Güzel cevapmış ama sevdim

Eee görmüşün hali bi başka tabi
bu tarz yorumlardan dolayı çok düşman kesilenler oldu bana hocam
yoksa kastım kimseye düşman kesilmek zaten değil.

''eleştiri bence en muazzam sanattır'' anlamayan zaten salaktır bence.
anlasa salak olmaz demi;)

vallahi keşke diyorum benim eleştirdiğim gibi beni de gerçek manada eleştiren olsa
maalesef olmadı hocam
olan eleştiri teneke türü vs;)

objektif yanıtınız için çok çok teşekkürler
işte büyüklük erdemlilik örneği
beklediğim sonuç buydu işte

sevgiler saygılarımla

Evet baktım da on yılı aşmış hatta buradalığım. Bu on yıl dahilinde hiç mütekabiliyet ilkesine uygun davranmadım. Sahiden okudum, sahiden anlamayı denedim, sahiden içten yorum ve beğeniler bıraktım yazılara. Kendimce de karaladım. Karaladıklarıma yapılan yorumlar karşısında bazan sahiden çaresiz kaldım. Her insan övülmeyi beğenilmeyi sever ve tercih de eder. Fakat bu benim kayıtsız değil ise de çaresiz kaldığım bir hal. Utanıyorum biliyor musunuz? Hani mahçup bir yüz kızarıklığı vardır ondan oluşuyor yüzümde. Hoşlanmıyor muyum? Evet tabi hoşuma gidiyor. Dediğim gibi çaresizce bakıp mahçup oluyorum sadece. Haksızlık mı yazılarıma yapılan yorumların yazanlarının sayfalarına konuk olmamak? Bu pek doğru değil aslında. Okuyorum çokça. Mütekabiliyete dönüşmesin diye de uğraş veriyorum. Çünkü on yıldan daha eskidir edebiyat konulu sayfaları takip edişim. Bu sayfaların da kendince siyasası var ve kaçınıyorum bunlardan. Görünmek? Evet burası biraz eksikti. Kendimce nedenlerim de vardı kuşkusuz. Gelip iki satır karalayıp gitmemek adına, daha sık uğramayı düşünüyorum bundan sonra. Yarından sonra yeni yıla kadar yine pek uğrayamayacağım, çünkü bazı yoğunluklarım, yapılması gerekenlerim olacak. Bazan söylemişimdir, bir okul gibi görüyorum burasını. Bu ciddiyetle hareket etmeyi seçiyorum. Öyle bir bakıp çıkmak istemiyorum. İlerleyen günlerde daha farklı konularda ve yazın ile ilgili her ne varsa konuşabilmek dileğiyle. Düşman belli demişsiniz. Şu kadarını aktarayım, kimseye düşman değilim. Bu çok da rahatlatıcı bir mümkün. Bu mümküne var ise tüm düşmanlarımın erişmesini de isterim böylece yersiz yorulmalardan uzak kalmış olurlar. Düşmanlarım var mıdır? Kendileri buralarda mıdır? İnanın bunun üzerinde de düşünmek istemem. Çünkü bunu düşünmek birilerine düşmanlık beslemekten dahi fazlaca yorar, alır, eksiltir. Alacaksak güzelden almalıyız alacağımızı. Hepimiz güzelin alacaklısı değil miyiz? Teşekkürler içten yorumunuza. Kıyasıya eleştirilmek hiç üzmez beni bilmiş olunuz. Tekrarını da beklerim...

Fırat Avcı
Şiirin sahibiFırat Avcı , şiirin sahibi
21 Aralık 2023 Perşembe 09:19:00
Bizler hani şu karalayanlar birbirimizi okumaktan geri durur, yalnızca yazmayı seçeriz çoğunca. Sanki başka yazılar karalamalar bizimkilerin gölgesinde kalır. Oysa okumak en büyük öğretendir. Bunu unutmayıp, üstelik kendi sözcükleriyle yazılanı anladığını ifade edip beğeni duygusunu sakınmayıp buraya aktaran olarak hatırlayacağım sizi. Tabi bazan acıyor içimiz. Acıtmak istemesek bile sözcüklerin ahenki bu türlü bir sonuç getirebiliyor. Robotu yormak istememiştim aslında. Fakat o anda bu içten yoruma karşılık verebilecek halde değildim. Bekledim, demledim, yazdım...

not : eleştiri kısmı buradan yani sizden ilham;) vallahi ben günahsızım;))
Mesaj gönder | Takip Et | Engelle

Duygular ah onlar yok mu onlar? Kabuğumuz mu yoksa kabuğumuyuz onların? Teşekkürlerim çokça...

On yılı aştı buradalığım. Zamandan geçiyorken buraya da uğramışlık hep hoşnutluk vermedi belki. Bazan sıkıntılı hallere de rastladı ruhum. Fakat hoşnutluklar hep daha fazla ve yüceydi. Bunlardan biri de yorumunuz oldu. Ne desem bilemedim tümcesine karşılıktır şu anki ruh durumum...

Bu vesselam tanışım gibi sanki. Üstelik sayfa da hepimizin. Siz o kadar okumuş yorumlamışsınız önemi ve anlamı da yüksekte duruyor. Teşekkürlerimle...

Estağfurullah...

Hem içi, hem işi edebiyat olan birinden bunları duymak hayli hoştu Özlem...

Şimdi ne ilgisi var diyecek okuyanlar. Fakat söylemem gerekiyor mutlaka. Bir ölümün ardından, bir de böylesi beğeni belirten yorumların ardından aynı duyguyu hissediyorum, sözcükleri birleştiremiyorum. Ölümün ardından başın sağolsun diyorum çoğunca. Oysa çok daha fazlasını söyleyebilmeliyim kalıyorum öylece. Bu türlü beğeni tümcelerinden sonra ise yalnızca teşekkür edebiliyorum. Anlaşılmanın verdiği huzuru duyumsayarak elbette. Uzun bir yazıyla yapılmış o güzelim yorumu olduğu gibi bulunmaktan alı koyarım diye de düşünüyorum sanki. Yazmak işte yazmak hepimizin sevdiği, seçtiği. Anlarız nasılsa birbirimizi...

İlginize müteşekkir kalırım. Bazan yalnızca mahçup bir gülümseme oturur ya yüzlere, işte tam da onlardan biri kondu yüzüme...

Hiç de kısa değildi. Anlamı öyle uzun ve kapsamlıydı ki. Teşekkür ederim çokça...

Yorumunuz için teşekkür ederim.

Sıkıntı yok ya öyle takıldım :)

Yorumunuzu başka bir sayfaya yanıtlamışım. Uzun bir ara verince sanırım teknik bir karışıklık yaşandı. Kastettiğiniz bu olmalı. Sitem üzerine bir değerlendirmeniz de olmuştu hatta. Yani bir yorum yahut yanıt silinmiş gibi görünmüyor en azından bende...

Cevabınız da hoş
Rica ederim
Sadece teşekkür edilsin diye yazmadım yorumu.
Belki de ondandı sitemim.
Hoş görünüz için ayrıca teşekkür ederim...

Bu kez başaracağım işte kararlıyım. Yorumunuz gayet hoştu. Ben de tüm yorumlar gibi sizin yorumunuzu da yanıtsız bırakmak istemedim. Her denememde başka bir yorumu yanıtlamış gibi oldum. Yanıtladığım diğer yorum da anlamlı ve önemliydi kuşkusuz. Fakat sizi yanıtsız gibi bırakmış olmak rahatsız etti beni. Hadi dedim bu defa olacak. Umarım başaracağım. Teşekkürlerim çokça...

O senin tatlılığın Diloşum🤍🦋

@Fırat Avcı şairin gününü tebrik ediyorum
Ben zaten günüme seçmiştim...

Gül'enyüz çok tatlısın ya:)

Ben teşekkür ederim robotu yormayın hiç

Yorumunuz için teşekkür ederim.