0
Yorum
20
Beğeni
0,0
Puan
680
Okunma
yaşar sanıyordum
dünyaya inen
umardan buluta, gazelden şalvara
virüs dolu konfetiler uçaklardan serpilince
ensemde mememi kapatıyordu
kerem sahibi kollar
verilmiş sözler
infaz yargısı kurulmuş
yüzü kalabalığa, sırtı duvara vuruldum
açığa savruldu, çok estetik söylevin
birinde
kırk yılda bir birinde
resimli tarih, bir kaç sevgili
ve bordo kılıflı kitaplar
kapağı bakır fotoğraf albümü
yarı estetik tanrılar
papatyalı suda durulanmış ihtar ve izan
beni işaret etti
henüz bir nesil önce şehirli olmuşken
tarlada kaldı hırsız kavunu, koynumda şamame
devrilince gövdemin üstüne
zehirden zemberek boşandı
kadın gibi kadın
ne haddine
serçeleri yok edilmiş çin oluyordum
uzak ağaçlar, beton duvar
ve meydanın şefaat eden göğsünde
.
~