0
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
320
Okunma
Aynı yıldızların ateşi vururdu
Füsunkâr gözlerine
Gözlerin mavide buğulanırken
Sebebti yüreğimdeki ölüme
Eskiden çok eskiden
Oturur yıldızlara bakardık
Sen derdin
Gün batımı yeni bir doğumdur
Sonra oturur yıldızları sayardın
Bir yol vardı, ayrıldı
Karanlık bahçelerden
Günah dolu
Oysa ıssızlığa bakan gözlerim bir yaranın inleyen sesiydi
Çocuktum,
On beş yaşında, bir kadına âşık
Leylakların kokusu, çiçeklerin sevinci
Gözlerinde
Çocuktum
Yüreğinde esrik gecelerden bir arzu
İsimsiz
Yazgısı siyah
Avuclarinda yitik bir arzu
Avuçlarından kanatlanan ah o kadın
Beyaz bir güvercin
Bir ıslığın dilsiz ezgisi
Dönüyordu
Umutsuz bir aciyla
Yıldızsız göğün altında
Ve çocuktum
On beş yaşında
...
5.0
100% (6)