5
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
1318
Okunma

İki yüzlü umutlarla
Güne uyandı
Göz yaşlarıyla yıkandı
Kirden kaskatı kesilmişti saçları
Elleri gözleri kir pas
Utandı
İçindeki o kırgın
O kızgın
Ve o yenilmiş sese
Kulak verdi
Bir hüzün hissetti...
Yaşamının kıyısındaydı
Düşsüzlük ıssızlık ve özlem
Hayatı anakaradan ayrılmış bir ada
Caddeleri, sokakları;
Soluksuz
Ağaçlar insanlar ve gökyüzü,
Marazi
Yüzünde derin bir kaygı
Üzerinde açlık yağmuru
Korkuyordu kaybetmekten
Bu şehirde bu sokakta bu caddede
Bir sokak köpeği gibi ölmekten
Gönlünün tabanına çöktü
Çamurlu yoksulluk
Adına açlık denilen çakal
Koca ağzını açarak,
Bekledi
Etrafına garip bir umutla baktı
Kimseyi inandıramadı yıkımına
Bir çöp tenekesinin yanına yığıldı
Tortop oldu
Kırgın, kızgın, öfkeli ve yenik
Yıldızlara susayan gönlü
Açlığın mihrabindan düşerken
Gözlerindeki ateş söndü
Kalabalık seslerle inleyen bu caddede
Ardında kaldı
Altın bir kafes
Ardında kaldı
İnleyen bir ses
...
5.0
100% (13)