______________ Anzer balı yiyenlere ithaf olunur…

Nerden bulmuşsa bulmuş kendisine bir yuva!
Viraneye yerleşmiş, Balkan’ın garip Sırp’ı…
Ne kapı var ne baca, kuru duvar, boş sıva!
Toplama taştan duvar, örtüsü çalı, çırpı…

Yürünecek yeri yok, türlü böcü börtüden!
Kapısının örtüsü, kara güpür örtüden!
Bastıkça yırtılıyor yerler pılı pırtıdan!
Her tarafı yamalı, her yanı çarpı, çarpı…

Sorma, sergisi boydan boya ipek halı mı?
Sanmayın perdedeki, ip İngiliz malı mı?
Bilmem ki gülmeli mi, yoksa ağlamalı mı?
Medeniyet görmüş te, terk edip gelmiş garbı…

Gönlünde hiç kalmamış, kibirden damla eser!
Odanın içi bomboş, her yandan yeller eser!
Yazları alev kusar, kışları hep buz keser!
Bu, insana vurulan hayatın büyük darbı…

Kahrolsun o yoksulluk, onun kaderi budur!
Haramiye dersin ki, sen hep ye, ye de kudur!
Kabında taş kaynatır, yemeği kaynar sudur!
Konuklara ayırmış, heybesindeki turpu…

Karaman-2023/09
Halil Şakir Taşçıoğlu

ÜSTATLARDAN:

Çıkmaz sokağa gider seçtiği bütün rah’ı
Misliyle geri döner, arşa çıkar da ah’ı
Dikensiz yola benzer arsızın güzergahı
Garibana yaratmış Mevla’m yokuşu, sarpı..................................Alibaba

Garibim hep gariban yaptığından hiç onmaz
Adı sanı bilinip esamisi okunmaz
Tezgahında hasır var şal kumaşlar dokunmaz
Doktoru kocakarı ilacı ise parpı................................................Suat Zobu