1
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
361
Okunma

Biraz acele yazıyorum bunu sana,
Gördün mü yine gece oldu.
Sana ettiğim sözler, toprak oldu, kül oldu.
Burdaki loş lamba perde oldu, tül oldu.
Gidenler saf, gittikleri kaf oldu.
Küflü bir volkandan yazıyorum sana,
Güzel gözlüm, papatyam darılma bana.
Ayağın takılsa taşa, hemen koşarım sana.
Lakin bu duvarlar zindan bana.
Koşar, koşar düşerim sonra.
İnsan denen mahluk, Allah’ın belası!
Ne derdi biter ne tasası.
Kargalar, kuzgunlar üşüşmüş bir cesede,
Takla atıp durur bir cins paçalısı.
Ne işi var burda, cenazede bu neyin dansı?
Sorup sorup duruyorum diye de
Kızıp kızıp durma bana.
Sırtını dönüp giden güneşi düşün.
Pişkin pişkin sırıtan ayı düşün.
Reverans yapıp duran yıldızı düşün.
Ateşi düşün.
Bir yangın yerinden yazıyorum sana.
Ya biraz duman yut, ya da biraz su ver bana.
5.0
100% (3)