Odaklanma, bir yere!
Kelimelerin kifayetsizliği dilinde.
Su gibi akan terler,
Buz kesmiş yüzün söyler halini,
-Ne desen bu sefer de- beyninde.
Kime, neyi anlatıyorsun?
Kim, ne anlatıyor!
Sen zaten gittin gideceğin yere.
/
Düşün, şimdi odaklan bir tarihe.
Bir çift ela göz dikilmiş sana.
Bu ilk kalp çarpıntıların değil,
Fakat ilk kayboluşların.
Hayır, belki ilk yaşayışların.
Sıkıldın dimi, gerçek değiller.
Mutlu etmediler belki, ama umut ettirdiler.
Onlar bile seni şuan sakinleştiremezler.
Şimdiki halleri bile!
Gerçeğe bir iki adım attırdılar,
Onlar oradalar, ve kalmalılar.
/
Geçti, bir başka çift göz.
Onlar senden dürüstler.
Korkularından habersiz sana bakmaktalar.
Şimdi yat uyu, savaş bitti.
Yarın yapacakların var.
Yarın savaşacakların var...
Mağrur olma, bitmedi, bitmeyecek gelecek sefer de.
/
Umutsuz olma yine de,
Verilecek cevapların olsun heybende,
Sevilecek yürekler anksiyete anksiyete.