şimdi mevsim öfkedir
aylardan en soğuk ihanet

hangi güneş paramparça olur
geceye saklı uğursuz tekmelerden
korkulu bir düş değilse eğer bu
diyelim teslim olduk ihanetlere
ama sonra nasıl bakacağız yüzlerine
yeni gün için
nasıl açacak çiçekler

birbirini öldüren arıların
ya da birbirlerini ortadan kaldıran varlıkların
uydukları yasa bu
büyük balık
küçük balığı yutar


gelmeyin üstüme pasını yüreğinizden almış
hain kurşunlar gibi
beni vursanız bile öldüremezsiniz ki
isterseniz güdümlü birer bomba olup
dipsiz kuyularda patlayın

bir damla gözyaşımı döktüremezsiniz ki
bana gelecekseniz yeni bir milatta gelin
kıyamet sonrası misali
ancak o zaman ısınırım sizle
sıcacık nefesmişsiniz gibi
insanmışsınız gibi...


milyonlarca insanın boğazlaştığı
yarım milyonunun öldüğü bir olayın nedeni
tek bir kişinin istenci olamaz
bir kimse tek başına
beş yüz bin kişiyi ölmeye zorlayamaz

kimi egemenlik ruhunda
kimi yurtseverliğinde
kimi dünyanın patronluğuna oynuyor
kim
niçin
işte apaçık görünen soru
milyonlarca insan niçin öldürülüyor


siz
yada hepimiz
davranışlarımızdan hangisi akla uygun
kim ne derse desin
yalnızca biz söz konusu olduğumuz zaman
zıvanadan çıkıyoruz

kırıp, parçalamak
öldürüp yok etmek
iç dürtümüz devreye giriyor
canavarlaşıyoruz
özgürlüğümüzü sınamak adına

o vakit
söylenen her söze
gözün gördüğü herkese
göz kapaklarını kırpıştırmadan
düşmana karşı top yekun saldırmakta
bir beis yok


uzak dağların ardında bilenen öfkeleri
ve belki en son ölümü
daha da öncekileri
sebepsiz
öldürdükleriniz

kanatları sanki rüzgardan
ne ustabaşı olacak yanlarında
ne mürebbiye
öylesine özgürce
söndürecekler ateşe verilmiş dinamit fitillerini
bir damla su gibi
yeryüzüne döndüklerinde....


özgürlüğün alanlarının sınırlarını çizmek
çok zor iş galiba
en büyük özgürlüğümüz
en büyük bağımlılığımızdır aslında

bizi özgürlüğümüze tutsaklaştıran
en güçlü,
en yıkılmaz
en ağır
ve en sürekli bağ
güç ve iktidar denilen şey
haklıyız
ya da haksız
hiç fark etmez


milimetrik hesaplara kafa yoranların
kendine özel tarih arayanların gerçeği bu
bir daha ağzınızla kuş tutsanız
kırmızı halıların üstüne servetinizi dökseniz
böyle bir tarih yakalamak ihtimaliniz sonsuzda sıfır

gülümseyerek yaşadığımız her günün
sizin için özel tarih olduğunu çok iyi bilin


redfer