2
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
506
Okunma
Dağlar kadar nice dert taşıdım şu gönlümde
Hiçbiri böylesine acıtmadı canımı
Simsiyah mürekkepli yazgım durur alnımda
Hangi kalem yazmışsa üzmekte sol yanımı
Kor ateşin koynunda yanarak sabahlarım
Dilimde çokça dua, yüreğimde ahlarım
Belki bu hazin sonun sebebi günahlarım
Tövbeler etsem bile kaybederim yönümü
Gittiğim yol yol değil, pusulami kırmışım.
Saatlerimi bir bir ayrılığa kurmuşum.
Gördüğüm kabusları hayırlara yormuşum
Vuslat bana haramdır her gün hicran düğünü
Kurduğum düşler bile kan kızıla bulandı
Nerde bir çözüm bulsam çıkmazlara dolandı
Gönlüm gül bahçesiydi gözyaşımla sulandı
Hüzün sarmaşıkları soldurdu her anımı
Heybeme yüklemişim keder üstüne keder
Bir umuda tutunsam elimden kayıp gider
Ne yapsam olamadı gücüm bir yere kadar
Çözemedim bir türlü bahtımdaki düğümü
Mutluluk yarım kalmıs acı var gülüşümde
Izdırap mesken tutmuş yorgun hassas döşümde
Ömrüm tükenmis mi ki ismim mezar taşımda
Hep maziye bakmaktan göremedim önümü
Aşkı kefenlemişim gömüyorum kendimle
Kalbimin yarasını yamıyorum kendimle
Sessiz sessiz aglayıp kanıyorum kendimle
Her günüm yalnızlığın kederin yıldönümü
Ayşegül Bahçeci
13 .07.2023
5.0
100% (4)