dilerse bir köleyi tahta çıkarır dilerse gül akıtır hiddetinden hançerin
kendi zindanımın sultanı kendi sarayımın aziziyim yok hükmünde bir şair kendi sessizliğimin şiiri kendi kalabalığımın meydansız denemesiyim tek başınalığın krallığıdır saltanatım gel de sindir
selası şakağından okunan kendi geleceğine geçmişin yükünü taşıyan bir gezgin görmelisin artık çığlığına binlerce kefen biçenleri zincirlikuyunun mezarı gibi dertliyim gelip de kimse su dökmez
görmelisin yastığından biten dikenleri nasıl da uzun batar bilsen
kırmızı vaktinde şimdi mahşer ağrı dağından ağırdır bu isyan bu şer görmelisin artık ölü bir kozalağın kalbinde arsız arsız gülen kelebekleri
anla ki taş duvar demir parmaklıklar ardında meşru değil hayat uysal karanlıklar uysal bir yalnızlığın içinde yarılmayı bekleyen deniz gibiyim işte kızıl mı kızıl hadi öldür hadi bismillah de âsâna gün senin günündür tarih senin tarihin ...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Paldır küldür b'öldüm zülfüyare d'okun'an üzerlik yanığı kokulu kabrimi iki yarım sela okudum biri geç'ti diğeri er'di . Gerip alnımı ve ortasındaki kurşun izini kan'attım Fatih'in surları yıktığı gibi...
Her şairin, kalemin başka bir kaleme kazandırdı çok şey vardır.
Bu naif yorum da onlardan biriydi. Tufanı harekete geçiren bir kelebek kanadı gibiydi.O denli zarif.. Böylesi bir güzelliğe aracı olmak bahtiyarlık ve ayrıca onur sebebimizdir.
Çok Çok teşekkür ederim Eksik olmayın hiç sayın Alev-i Hüzün.
Her şairin, kalemin başka bir kaleme kazandırdı çok şey vardır.
Bu naif yorum da onlardan biriydi. Tufanı harekete geçiren bir kelebek kanadı gibiydi.O denli zarif.. Böylesi bir güzelliğe aracı olmak bahtiyarlık ve ayrıca onur sebebimizdir.
Çok Çok teşekkür ederim Eksik olmayın hiç sayın Alev-i Hüzün.
Adı üstünde, "Hükümsüz" Ben daha önce de okumuştum bu şiiri; fakat cümlelerimin hükümsüz kalacağına kanaat getirmiştim o zaman. Şimdi yine aynı duyguyu yaşıyorum, değerli Şair. Çünkü fazlasıyla acı yüklü imgeler ki soluksuz bırakıyor insanı.
Ve bilirim ki, her daim sıradışıdır zengin metaforlarla betimleriniz. Dile hakimiyetiniz, eserin kurgusu ve "hikaye"yi tasviriniz "kalbur üstü" (sizin sözünüz).
İşte... konusu acı verici olsa da, şiir bir bütün olarak, özgünlüğüyle, sevdiriyor kendisini. Dahası, asla eli boş dönülmüyor sayfadan...
Teşekkür ederim kaleminize ve size. Saygı ve selam ile, sayın Boran.
Sevmenin ve sevilenin yoksunluğunun ardında ki hüznün kızıla boyadığı içim en kalabalıklarda bile en koyu yalnızlığımı taşıttırıyor bana uykular haram uykular mapusane yastıklar almıyor başımı sen ey ömrümün kozası kır çıkar içindeki kelebekleri can ver yeniden boya maviye göğümüzü dindir sızım sızım sızlayan acılarımı hala nefes alıyorken sana Suskunluğum şiirimdir yalnızlıktan değil bana geç kalmandandır korkularım bir tek sen dindirebilirsin sen birleştirebilirsin yarılan denizimi anla/sana
Farklı farklı renklerle insanı dalgalandıran aşk şiirleriyle gönüllere taht kuran, coşkuyu ve hüznü ve acıyı ve özlemin iliğini saf (temiz) ve lirik bir üslubla doldurarak teşbih sanatını şiirlerine başarıyla uyarlayan, metafor şairi sayın Suyun Sancısı’na çok teşekkür ediyorum.
Bilimukabil sevgiler selamlar olsun güzel ruhunuza.. Saygı ile daima.
Farklı farklı renklerle insanı dalgalandıran aşk şiirleriyle gönüllere taht kuran, coşkuyu ve hüznü ve acıyı ve özlemin iliğini saf (temiz) ve lirik bir üslubla doldurarak teşbih sanatını şiirlerine başarıyla uyarlayan, metafor şairi sayın Suyun Sancısı’na çok teşekkür ediyorum.
Bilimukabil sevgiler selamlar olsun güzel ruhunuza.. Saygı ile daima.
Sn. Boran dile ve kelimelere hakim olduğunuz anlaşılıyor. Bazen bu da başlı başına yetmiyor, anlam bütünlüğünü bozmadan bunu bir de içeriğine göre şiirde yerli yerine oturtmak da gerekiyor. Ben biraz yenilikçiyim biraz da seçiciyim bu konularda, izninizle bir iki noktaya dikkat çekmek istiyorum. Şiirin bitiminden sonra gözümde ister istemez tarihi sahneler canlanıverdi:) Siz şimdi taht, kanun, krallık, saltanat, sultan, köle, hançer dediniz ya hani şöyle eski Osmanlı dönemine bi gittim geldim, duraksayıp bocaladım biraz...ama şunu da söylim siz bu hendekleri bilerek kazıp, okuyucuyu da içine düşürürken, kendiniz de kahraman gibi kendi krallığınızı ilan ettiniz:))
Ben o çukurda kaldım ama yapmayın:))
Şaka bir yana evet gözümde tiyatral, izlemlik bir şölen belirdi ilk başlarda ama bana göre asıl ondan sonraki geçişlerde şiir bi uyanışa geçti ve daha keskin ifadeler kullandı.
"zincirlikuyunun mezarı gibi dertliyim gelip de kimse su dökmez"
gibi örneğin...ama sonra n'aaptınız ettiniz finalde yine güzelim şiirin kahramanını tarihin kucağına attınız:)))
yooo güzeldi keyif alıyorum ben. Şairler ya da yazarlar bana yorum yaptıracak bi kapı aralaladıklarında ben de paldır küldür küt diye dalıyorum içeri:)
kendi adıma çok teşekkür ediyorum size, her arkadaşın yorumuna tek tek dönüp vaktinizi ayırarak, özenli ve nazikçe şiir kalitesinde cevaplar vermişsiniz..eksik olmayın Sayın Boran.
Merhaba sayın Gule. Şiirin altına iliştirdiğiniz yorum, naçizane kendimizi değerli hissettiren bir yorumdu.
Sitedeki kıymetinizin uzun yıllar şiir sanatına katkı sunduğuna tanık olanlarda biriyim.
Tutkusunu nasıl ve nerede yaşadığını bilen, utkusunu hangi yolda ve ne şekilde sürdüreceği gerçeğine inanan ve önem veren değerli kalemlerden birisiniz.Yenilikçi kimliğiniz şiirlerinizde fazlasıyla kendisini gösteriyor.
‘’Sanat farklı olmakla, farkı hissettirmekle sanat olur’’ ben bu sözün gerektirdiği koşulların şiirlerinizde başarılı bir şekilde sağlandığını rahatlıkla görebiliyorum.
Gerçek ya da kurmaca hikayelerle ele aldığımız bir çok konular okuru bambaşka yönlere çekerek zihinde dönüp duran sesler korosunun farklı şekillerde ve renklerde kağıttan aktarıldığına şahit olabiliyoruz.İşte şiirin güzelliği burada başlıyor.Yani herkes kendi hikayesine ya da beklentilerine göre farklı farklı tatlar alabiliyor.Sanırım bunu en şiirlerine en iyi uyarlayan üsdat Cahit Zarifoğlu olsa gerek.Anlam bütünlüğünü savunanlarda biriyim ben de .Az da olsa kaymalar olabiliyor.O anki durumla alakalı mı desem ne desem bilemiyorum.Yoksa asla çukurda bırakmak istemem :)
Çok haklısınız, Döndüm dolandım yine tarihin kucağına kendimi bırakıvermişim :)
Beğenip çok sevindim Sayın Gule güzeldi demişse vardır bir bildiği..
kendi adıma çok teşekkür ediyorum size, her arkadaşın yorumuna tek tek dönüp vaktinizi ayırarak, özenli ve nazikçe şiir kalitesinde cevaplar vermişsiniz..eksik olmayın Sayın Boran.
Merhaba sayın Gule. Şiirin altına iliştirdiğiniz yorum, naçizane kendimizi değerli hissettiren bir yorumdu.
Sitedeki kıymetinizin uzun yıllar şiir sanatına katkı sunduğuna tanık olanlarda biriyim.
Tutkusunu nasıl ve nerede yaşadığını bilen, utkusunu hangi yolda ve ne şekilde sürdüreceği gerçeğine inanan ve önem veren değerli kalemlerden birisiniz.Yenilikçi kimliğiniz şiirlerinizde fazlasıyla kendisini gösteriyor.
‘’Sanat farklı olmakla, farkı hissettirmekle sanat olur’’ ben bu sözün gerektirdiği koşulların şiirlerinizde başarılı bir şekilde sağlandığını rahatlıkla görebiliyorum.
Gerçek ya da kurmaca hikayelerle ele aldığımız bir çok konular okuru bambaşka yönlere çekerek zihinde dönüp duran sesler korosunun farklı şekillerde ve renklerde kağıttan aktarıldığına şahit olabiliyoruz.İşte şiirin güzelliği burada başlıyor.Yani herkes kendi hikayesine ya da beklentilerine göre farklı farklı tatlar alabiliyor.Sanırım bunu en şiirlerine en iyi uyarlayan üsdat Cahit Zarifoğlu olsa gerek.Anlam bütünlüğünü savunanlarda biriyim ben de .Az da olsa kaymalar olabiliyor.O anki durumla alakalı mı desem ne desem bilemiyorum.Yoksa asla çukurda bırakmak istemem :)
Çok haklısınız, Döndüm dolandım yine tarihin kucağına kendimi bırakıvermişim :)
Beğenip çok sevindim Sayın Gule güzeldi demişse vardır bir bildiği..
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.