23
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1849
Okunma

aşk böyle başlar
tek vuruşta...tek kurşunla
atilla güler
...
erenler dergahında kuytu bir yalnızlık
diz çökmüş yalvarıyor sana
aşk’a erenler sustukça çoğalıyor
susayınca aşk oluyor
/canları yakan hak
canlar yakan aşk/
ruh
dargın
ve körelmiş bedenime
kırılgan gelir
yar koynundan
koynun mor sümbül
mor sümbül
yalnızca bir çiçek adı mıdır
ihanet bu kadar yakışırken koynuna
şimdi doğmuş bir çocuk
ibadetinde seninle
ve sensiz bir matemin
rahmine
acı ile göçüyor
-sessiz-
kader hemen yanında saf duruyor
kederin vaazlarına gözyaşların
oluk oluk
-aşk’ın bu baharda da yokluk-
/us’u yakan hak
usul usul yakan aşk/
saçlarını severdim
sen uyurken
-erdiğin her gecenin erittiğin her sabahında-
kırılgan ince beyazlarına dokunmadan
siyahları kayırırdım
dalgası olmayan koyların
ne çok ağladığını sende gördüm
göz kapaklarının içinde ağlayan
beni gördüm
rab’sız dualarında
dua da yitirir masumiyetini
aşk’a
sen zamanlı sarkaçsız duvar saati
ben zamanlı ayarsız radyonun hemen üzerinde
savruluyoruz
erenlerin elinde aşınan tespih tanelerinde
hasretle
-hasret ölümlüdür-