5
Yorum
11
Beğeni
5,0
Puan
566
Okunma

Kasap sevdiği deriyi yere çarparmış
Şairse över de övermiş
İşine gelmediyse söver geçermiş
‘’Unutursun Mihriban’ım unutursun’’ demiş
Seven unutulmuş, sevilen unutulmuş
‘’Yaşarsın kalbimin kızıl saçlı bacısı
‘’En fazla bir yıl sürer yirminci asırlılarda ölüm acısı’’
Nice ölüm acıları unutulmuş
Ölen öldüğüyle, acısını çeken acısıyla kalmış
Ya unutamadıklarımız?..
Yaşlı bedene düşmüş bir kurt
Hani çakırdikeni vardır batar nasırlı ele
Acısı geçti mi unutursun
Gözden ıraksa hortlar da hortlar
Bu defa batmaz dikeni
Okşar bedeni
Arılar, böcekler konar dikenli yapraklarına
Atlı ordular gibi gelir geçer gözlerin önünden
Her geçişte bir ak düşer saçlarının bir teline
Hani kepir taşları vardır
Keser gara lastik babucunu
Canından can kopar
Kırarsın kepir taşını sinirden
Babucun yenisini aldın mı unutursun kepir taşını
Ayağın yarasını, babucun yırtığını…
Ayak basmaz olmuşsa kepir taşlarına
Vay ki vay gelen başlarına
Dizilir de dizilir kepir başlarına
Üstüne üstlük bir de kınalı keklik konar başlarına
Engel olamazsın yanağından süzülen gözyaşlarına
Dedim ya,
Unutamazsın Çakırgan’ım, unutamazsın...
Daha da yazmadım
Bulanık yalağı
Küflü peynir kaymağı
Dik yokuş sarp kayaları
Dedim ya,
Say say bitiremezsin Çakırgan’ım geveninden çekmeye...
Gel de söyle Çakırgan’ım,
Şair nasıl koysun noktasını virgülünü
Bıraktım Çakırgan’ım,
Bıraktım kendi haline
Aksın Göksu gibi…
İbrahim ŞAHİN
5.0
100% (7)