4
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
719
Okunma

Uyandım yine sabahın
Güneşe uzak zaman dilimine
En sevdiğim saatler eskiden beri
Öptüm buz gibi suyun kalbinden
Kendime geldim
Omurgalarımın içinden doğan sızı da neyin nesi
Tesbihim şükrederken parmaklarımın şefkâtiyle
Anne kokulu tülbentim
Ne güzel armağansın sen
Çocuklarımla birlikte
Sol omuzum nöbet tutmuş asker misâli
Yorgun düşmeseydi bu savaşta
İyiydi
Saat beş
Gözlerimi kapatıp
Dinliyorum huzurun sesini
Sığınıyorum O’na
O ki bizi Yaradan
Ne eylerse güzel eyler
Masada iki çay
Ağız dolusu mutluluk
Dilimde yarım kalmış duam
Oturuyorum mutfak penceresi önüne
Ala boyanmış gamzelerim
Bakışların geçiyor avuç içlerimin yörüngesinden
Beyaz bir martı kanat çırpıyor soğuğa inat
Son yaprak da düşüyor
Dönüyor dünya delice
Hâşin rüzgâr sıcacık selâmını getiriyor
Sineme saklıyorum
Sen iyiysen
Ben de iyiyim ...
nagihan