15
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1737
Okunma

Hasret yüklenmiş deniz deryasıyla
El pençe yine…
Dalgasında saçların, mavisinde gözlerin vuruyor
Semaya…
Kayıklarda birikmiş kokun,
Şifa niyetine çekiyorum içime, defalarca…
Yosun bağlamış taşların hepsi
Hasret…
Sigaramın dumanında binlerce siluet
Sensizlik…
İçtiması çetin geçiyor gecenin
Ve şafakla birlikte iniyor sensizlik
Tokat gibi derinime…
Başgardiyan ayaz neşesi yerinde, sarmalıyor
Buz tutmuş elimdeki gül cemalin lime lime
Akıyor…
Dikiyor kılıfını hayat, bahane derdinde
Sensizliğin bahanesi değil ama acısı
Hep dilimde…
Bu arada dilime külfet geliyor tek bir ses
Hasretin değdiği kalem büküldü belinden
Doğrulmadı…
Biliyorum doğrulmaz sen gelmeden…
Bozuldu rüyamın tılsımı,
Hasretin saati yırttı geceyi
Viran yürek düşerken sessizliğin ben kuytusuna…
Usumda tık yok,
Silmedi sevdanın anlamını, aksine
Hafızasına kazıdı da kazıdı…
Esaretin koynunda ateşlerden yürüdü ruhum
Dal meyveye, o da hasrete gebe kaldı…
Süvarisiyim hayallerimin peşinde
Kan ter içinde uykusuzluklarım…
İlham firarda, hasret kaçırdı sonuncusunu
Ve aşka bir mektup daha beyaz kaldı,
Bir kez daha kifayetsiz…
Uçurdu göçmen kuşları
Kuru bir simidin ardındaki aşka inat,
Aç bile aç…
Bana yine sen kaldın
Hasret…
Hadi durma aç kapıyı aç…