12
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
4016
Okunma

Ey hayat!
Sen bana bir gülsen ben de güller açardı
Meltem rüzgârı gibi dönüşlerin
Laubali gülüşlerin…
Bakışlarıma çivi çakardı…
Sensizliğin ayazları burcu burcu kokardı
Nisan yağmurları misali dudaklarımdan akardı
Bal rengi sözler… Yastık altlarında gelecek teminatı
Değirmendeki rüzgârgülleri timsali
Dönmek için hangi yöne bakmalı?
Devinimsel rüyalar, ne ben benim ne de düştüğüm
Uçurum… Bildiğin kuş tüyü yatak…
Şuh kahkahalarınla dünyanın dengesi bozulacak…
Miden bulanacak… Yine tutacak hayat… Bırakmayacak…
Dalacaksın şifasız düşlere… Dileneceksin kaçak kaçak…
Delik arayacaksın başını sokmaya… Ama iğne atsan yere düşmeyecek…
Batacak yine güneş… Gündöndüler toprağı öpecek…
Nefesler hızlanacak… Kalıp kalıp dökülecek mısraların toprağa…
Toprak şikâyetçi… Yağmurlara hasret bırakma beni…
Taraça taraça seferberlik, kızıl odta yakma beni…
Gel çıkmaz sokağa kurdum gönül çadırımı…
Salıncak gibi bir o yana bir bu yana…
Kudurmuş sadakat boğum boğum koynumda
Ta bak işte tam burada…
Kıvrım kıvrım yollar ben gibi kararsız
İnişli çıkışlı hayatlar ben gibi duraksız…
Acısız… Sızısız…
Reklâm panolu duraklar…
Çok anlamsız…
Sıcaklıklar yapayalnız…
Ey hayat!
İmtihanı bırak, yazılmamış kitaplarda tur at…
Yakala yakamdan,
Ben yalnız, sen zamansız…
MERVE GÜREK