15
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1550
Okunma

ne çok bakıyorsun iz/lerine
oysa sen yalın ayak kavuşmanın
tatlı irini
sessizce gir içeri
/sessizlik matem beyazı/
iltihap sadece yeşilden mütevelli
oysa sesin haki
anladım sevgili
sen sadece resmi geçit erkekliğimi
selamlıyorsun
/resmi geçit erkekliği yorgun sarısı/
az daha dayan
acına ortak bulmacalarda yazacak geç/miş
bir de -di/li geçmiş
/geçmiş kırık kremi/
dilinden geçiriyorum öksüz bacak aramı
bacaklarım
kollarına yaslıyor sakatlığını
sarılmak için bahanem olsun istiyorum
söyle
sen nasıl istiyorsun
/istemek arsız moru/
ölü mor halkalar
ayıplığıma sevişgen
kübik tablolara dönüşüyor
/ressam çığlık grisi/
söyle
sen ne zaman dönüyorsun
-yeniden dikilmiş ar/dan hayatına-
ve mürekkebinden damlayan
adımı kazıdığın damarlarına
/damarlar kayıp eflatun/
bir ters
bir düz işleyeceksin
çift sıra çekilmiş intiharlarımı
/intiharlar sefalet mavisi/
teğel başları
ne ince
ne kalın
boynunda zarif bir sicim dolayacak
sicim gibi gözyaşlarını
/sicim tutku lilası/
tuz
kabuk/sal kıvrımlarına değdiği an yanacaksın
oysa daha öpmemişken seni
/sen boşluk elası/
inilti ilişecek bağdaş kurup sofrana
ve sen katık edeceksin
ben her öldüğümde ellerini
/eller hüzün yeşili/
ard/ımın niyeti belli
sen diyetinden haber ver
kesik kesik çizgiler bırak
sol mememde adın dövme
/memem saf siyahı/
dövünme kendine
senin yerin fiskos erkekliğimde
ser şimdi güzelce
nasıl
güzel işlemişsin değil mi
cinnetimden düşen her parçayı
bedenine...
/bedenin ölü narçiçeği/
alicengizoyunu
(sen gittiğin zaman, hemen ardından çıkan gökkuşağı renkleri...daha ağlamamıştım bile...)