1
Yorum
17
Beğeni
0,0
Puan
462
Okunma
hafifliği dal ucunda sezdi
götür bırak dedikçe kalbi
çocukluğunun sirk palyaçoları
eski hatıraları dinledi
güne baktıkça bu günü özleyen ölü
sen olmalısın beyaz ışıklar altında
bahara tutunarak yaşamak isteyen
hem bak
uzayan tırnakların bile oldu işte
kalabalığı çıkınca sustu
avlu taş
güvercin sevinci ile gölgeler
kendimi zor tuttum ölmemek için
gülen çocukların cıvıltısı sardı birden
yumuşak kaşkol arası yumurcak kardan adamla
gözlerim buğulandı dalınca geçmişe
hay Allah
kaşlarımın karı erimiş
ıslandı her tarafım yine.