Nasıl özlemişim sesini,
Yıllar geçse de ilk günkü gibi,
Onca zaman beklemeye değmiş,
Zamanın eskitemediği zamanlarda,
Hiçbir şey kaybetmemiş gülüşün,
Gençliğim hep sende saklı,
Ne bu ömür kalıcı,
Ne de alnımın yazısındaki dertler,
Sayamadığım acılar çehremde,
Yüreğime öyle dokundu ki sesin,
Siyah beyaz aşklarım elimde,
Güneşini esirgeme gökyüzümden,
Yokluğun çok zordu nasıl dayandım,
Dilimi büktü kelimeler tükenince,
Soğuk elvedalar acıttı,
Hiç hesapta yokken,
Yediverenlerim özleme durdu,
Ne yazsam yersiz,
Ne söylesem kifayetsiz şimdi,
Yokluğuna alışamadan,
Varlığına hasret kalmışım...



Nasıl özlemişim tenini,
Onca yıl yokluğunun ardından,
Hoşgeldin!
Çok özlettin,
Daha da güzelleşmişsin,
Ne iyi ettin gelişinle viraneliğime,
Sen yokken;
Ayak izime düştü sokaklarda feraset,
Bir yaz gecesinden kalma ihanet,
Sen kırıp döküp gittiğinden beri,
Hatır gönül bileni bekledim hep,
Ardına kadar açık sokak kapımda,
Benden bir avuç sevgiyi esirgedi kader,
Boğazıma düğümlendi sözcüklerim,
Gül bahçelerinde kokunu aradım,
Israrla seni yüreğimde taşıdım,
Lügatımda tükendi yalan anlar,
Göğün şehvetli buğusunda,
Kimsesizliğime yelken açtığım,
Muhtaç sabahlarımı ben bilirim,
Doğru bildiğim yanlışlarımda,
İç ceplerimde unutulmuş kaygılar,
Dediler halimi görenler;
Biraz zaman geçsin,
Her şeyi unutacaksın,
Biraz zaman geçsin,
Her şey seni unutacak..