7
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
469
Okunma
kapılar bazen kimo demeden de açılır ve kapıyı açan bir melektir aslında
Arif gözleri görmüyor kalbi ışık tutuyordu ona
Asya hiç duymuyor gözleri işitiyordu herşeyi
,"-Arif bastonunun üç kere yere vurur
Nihat gelecek kapıyı aç Asya
’-Asya tamam Arif bitirdim hırkasını zaten
çalmadan açılır
gönül kapısı,
ayak seslerini bile duymadan
özlenen vardır dışarıda çekingendir yapısı
Asya"-
oğlum üşümüşsündür gir hadi gözleriyle konuşup nihatı alır içeri
giy hırkanı üşümesin yüreğin
belli ki vardır bizden bir dileğin
"-Arif hoşgeldin ey oğul
bir ayağımız buradadır bir ayağımız çukurda
ne sarayımız oldu nede saltanımız
bir verilecek canımız kaldı birde şu kasada duran varımız
"-Nihat suskun ve ürkek
şimdi diyor ki iyiki gelmişim
artık giderim muradıma etmişim
Nihat aklının sesini dinleyerek girdiği kapıda
kalbinin sesini unutarak gidecekti
çıkıp gittiği bu evden belkide son defa gelecekti
"-Arif bastonunu bir kere vurur
Asya görüyormusun güvercinleri
içeriye girmişler
kalkıp su vereyim misafirliğe gelmişler
Asya kısık bir sesle konuşur
"-Arif sen artık yürüyorsun
"-evet Asya sende artık konuşuyorsun
belli ki cennetin kapısından gelmiş bu melekler
haydi tut elimi bizide alıp gidecekler
Arif ve Asya gönül kapılarını bu dünyada bırakıp ebedi yollarına devam etmişler
Gönül kapısı kapanmadan gir içeri ey oğul
kalbinin sesini dinle sesime gel ey oğul
Ayşe caniberk
Gümüş kalpler
5.0
100% (16)