0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
404
Okunma
Tuhaf haleler sızardı
Zemin üstü dairenizin
Aralanmayan, sararmış
Dantelli perdesinden
Gül kokusu alırdım hep
Asfaltı çatlak, kaldırımsız
Sokağınızdan geçerken.
Eski bir nağme gibi,
Geçmişken günler haftalar,
Yakalarım kalkık,
Hafif çiseler altında
Koşar adım yürürken,
İlişti yine gözüm
Perdelerinize istemsiz.
Bu sefer de kapalıydılar,
Ancak önünde siz vardınız.
Fransız balkonunuzdan sarkan
Begonvillerle sohbetteydiniz.
Teninizden fark ettim,
Perdedeki hale sizdiniz,
Maşuk da sizdiniz, ışık da siz.
Oysa benim için
Hep bir hayal hanımdınız,
Hiç tesadüf etmediğim,
Görmeyi beklemediğim.
Bu yüzden şaşkındım,
Duraksadım, afalladım,
Gerçekleşen hayalime
Öylece bakakaldım.
Başınızı kaldırıp
Bu halimi gördünüz
Ve ziyadesiyle güldünüz.
Kaçak sevdaların
Yasak şarkıları gibiydi
Bir göz kırpışınız,
Felekleri böyle mi şaşırtır?
Ne kadar da yaklaşsanız,
Zaman beni o kadar mı kaçırtır?
Gözlerinizden, sizden,
Belki de herkesten
Ama her şeyden…
Sevgiyle kalın, böyle kalın,
Hoşça kalın, hayal hanım…
EROL TASLAK
5.0
100% (3)