haz, kaba bir vaadden doğmuş
nazında neyler kırılan
hoşnutsuz muallaya benzer
kadın ayaklı masalarda
hüznü saksı çiçekleri taşır
yeni bir kariyer arzusuyla
Hindistan’da sitar eğitimi almadım
kile yansımaz mavi
el çırpmayla pazuları gelişmez fokların
bir kelimeyi incitirsem
karıncalar yuvalarını
başka bir duyguya taşır
bir aceleyle, kuvve ayrımında
üzerime göğü örter
su serpilir toprak insan ayrımına
yanlış anlarım herkesi
renkleri dağılır yüzlerin
bir ben kalırım suya haiz
gevezeliği teşvik eden yanıyla
ciltler dağıdır inatlaştığım
üstelik eteklerinde jaguarlar yetişir
eminim onlar çok açtır
enflasyon konusu kolaylığında değil
kötülüğün jaguar yaklaşımı
bilakis gülümseyen bir açlık yoktur
orada tozlaşmaz çiçekler
yokluğa çatlar yeşim taşı
birileri sesi duymaz olur
yerim sağlamlaşır beni var eden
yaşamdan istisnadır düşüncem
yoksa liflerine ayrılmış cümlem
başka türlü açıklanamaz
hayallerimizin ahşap gıcırtısı
ateş dikenleri bahçemizde
buhran geçirmez gün batımı
lacivert rengi aslı göğün
bahar gelince senle

youtu.be/tTbY_EeC9Wg