11
Yorum
41
Beğeni
5,0
Puan
1113
Okunma

aşka dair bir şeyler söyle bana
tek kişinin tek başına bileceği kadar
bu aşkı yaşamak ancak bize düşer
neler görmüşüz kaç fırtına atlatmışız
kaç yaprağın döküldüğüne şahit olmuşuz
mevsimler gelip geçmiş
hep bir sevdanın kadim nöbetçileri olarak kalmışız
göğsümüze yaslanan ömürlerde
bana aşkını söyle
ben ağlayayım ve sen bana
ne kadar güzel ağlıyorsun de
görür görmez kalbimizden vurmuşuz birbirimizi
yaz ortasında goncalarımız kırmızı güle dönüşmüş
bir yelpaze gibi salınmışız rüzgarlarda
şiir gibi her dem
bir şairin mısralarına iri beyaz çiçeklerle dolmuşuz
bir sazendenin sazına notalarla dokunmuşuz
her ışığın rengi bize dönüşmüş
her karesinde biz olmuşuz
sokakların her köşesi kokumuza bulanmış
nöbet yerini terk etmeyen muvazzaf bir asker gibi
kederimize razı olmuşuz
öğrenmişiz bir ağaç gibi toprağa kök salmayı
sonbahar yapraklarına bir bir veda etmeyi
kış gibi köşesine çekilip sükunetle beklemeyi
her bahar yeniden hayata bağlanıp çiçek açmayı
her ikindi vakti gölgesine sığınanları esirgemeyi
yıldızlarımızdan denize yakamoz bırakmışız
yürümüşüz kumsala vuran dalgalarla
görülen bir rüyayı anlatır gibi
içimize dağlar denizler sığdırmışız
kalbimizin derinliklerinde kök salmış mavi bulutlar
gözlerimizin aynasında masal gemisi yürütmüşüz
sevda ağacına kazınmış ismimiz
yağmur damlaları rengince
her sonbahar gecesi
ruhumuzun ırmağında akmışız sessizce
garip bir titreşim yayılmış gönlümüzün mecrasında
aheste aheste çağlamış suyumuz
sonbahar kokulu çiçeklere sunulmuşuz
her ağacın son yaprağıyla dökülmüşüz
yadigar kalan özlemlere
*
derunumda mahzun bir içsel devinimsin
müebbet hükümlüyüm sana
gözlerinde cennet bakışı
içimde bitmez tükenmeyen heyecanlar
yorgunluğun benim yorgunluğum
senin gördüklerin benim gördüklerim
birlikte yürümüşüz hayat coğrafyasındaki yolları
bütün güzergahları ihlal etmişiz
bütün sesleri, tatları, kokuları
kalbin mucizesini birlikte yaşamışız
redfer
5.0
100% (22)