0
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
500
Okunma
Her şeyde bir hüzün var,
Dizeler hüzünden doğar!
Akşamlar hüzünle başlar
Ve gecelerde buram buram
Hüzün akar!
Ay da, yıldız da
Hüzünle toprağa bakar
Kalem hüzün yazar
Hüzünden doğar bütün acılar
Hasretlikte, beklemede
Yazılan her dizede
Sevdanın sözlerinde hüzün var
Güneş hüzünle doğar
Tan yerinde öter kuşlar
Gecikmiş acılı aşklar
Hüzünle ağlarlar
Her çekişinde nefesini burnuna
Oksijen yerine hüzün solar
Rüzgar hoyratca hüzün eser
Ve yapraklar hüzünle hışıldar
Çocuklar hüzünle ağlar,
Anneler, gözleri yollarda
Her şeyi unutup hüzünle bakarlar
Kekikler hüzün kokkar
Sisli dumanlar hüzün salar
Hüzünden hazlar
Bas bas bağırırlar
Hüzünle örülü duvarlar
Hüzünle kapanır kapılar
Aşk hüzünle solar
Ve kayıp olur gidersin
Hüzünün beşiğinde
Çünkü yüreğini
Hüzünlü bir beşik sallar
Yere serilmiş hüzünle tüm halılar
Hangi taşı kaldırsam
Altından hüzün çıkar
Dışarıda, içeride, yolda
Evde, işte, okulda eczanelerde
Hep hüzün satarlar
Eller hüzünle yazarlar,
Gözler hüzünle bakarlar,
Ağızlar hüzünle konuşurlar,
Hüzün opüşü verir dudaklar
Azınlıkta, çoğunlukta, …
Baharda yazda, sonbaharda kışta
Hayat hüzün sofrası kurar
Ve hüzünlü yemişler sunar
Çoçuklar, gençler, veliler,
Ehliler, deliler, sevenler
Terkedilenler, terkedenler
Hep hüzüne dem vururlar
Okşanır teselli edilerek
Hüzünle sırtlar,
Çöker çekilen acıdan avurtlar
Çünkü avurtlarda
Hüzünün ağır acıları var
Yüzde ki derin çizgiler
Beni acımın hüzünüyle betimler
Su hüzünle akar,
Yosunlar kayalara hüzünle tutunurlar,
Çiçekler, güller, nergisler, kasımpatılar
Hüzünle açarlar
Çünkü hayatta aşkın ağır ve yaralı
Çocukları var!
Hüzün var; çarşı da, pazarda
Nazarda, Hazar’da
Dünyanın en ücra ucunda
Bilemediğimiz bir hüzün var
Ve bedavadan canımızı yakar
Sosyolog Hasan Hüseyin Arslan - 15.11.2021
5.0
100% (2)