Israrla yâd ettiğimsin ve yârim bildiğim
Sıcacık bir meltemdin.
Sınandığıma binaen
Sırılsıklam aşkla şereflenen hicretim
Maviden heybem
Pembeden utangaç tenim ve tinim ve titrim.

Doğumu mu bir şiirin…
Nemalandığım binlerce duygunun
Hala köreltmediği bir mevsimim ben
İçimde yokuşlar
Kırık rögar kapakları
Rötarla âşık olduğum
Hele ki kendim
Bir mizansense içime eşlik eden bir içimlik değil hem
Şiir dediğim hayatın meali
Göğün yamacına kurulduğumsa elbet Mevla’mın baş tacı…

Bir hasretse çemkiren iblise
Bir renkse içerlediğim hane hane
Dökülür sözcüklerim
Konarım hanesi kayıp sayılara
Ondalık kesir misali
Ah, yuvarlandığım yokuş aşağı
Oysaki ne zorlukla varmıştım ben zirveye.

Kökümse aşk
Kuruyan yaşlarıma hasret bir meşrep
Dökümlü etekleri hüznün
Dökülüveren yüreğimden
Aşkın püskülü iken matemim ve özlemim.

Düş sakiniyim ben evrenin
Duraksamadan sevdiğim ömrün de matemi
Evrildiğim hece hece
Devinense sökük yüreğim bilinmeze gebe
Kondum işte nihayete
Kaybolduğum mu yalan?
Yalanım yoktur lakin bayım
Yaşayıp da ne mi gördüm?

Ah, mahremim ve mabedim
Aşkın küpeştesi sivrildiğim
En yüce tepe elbet beklediğim hidayetin
Tefsiri ve tasviri
Tahakkuk eden bir kanun nezdinde
Aşkın yakıp geçtiği
Ölümüne severken
Yalnızlığıma âşık bir hasretim ben
En çok kendime ve huzura delalet
Bir şiirden ötedir hem yazdıklarım
Haset edenlerse olmadı asla umurumda
Yolum uzun yüreğim berrak
Yüz vermedim ben iblise
Yüz bulduğumdur sadece Rabbim
Sayesinde aşınsa da tenim
Titrimle yaşarım ben
Yaşatırım da hayallerimi.

Ah, ben sadece düşkün içimdeki cennete
Varsın yağmalansın mabedim yüreğim
Kovulmadığım tek kapı mademki Hakkın,
Hak ettiğime razı
Hicap ettiğimse nazarında Mevla’mın
Hala masum kalabildiğim şu kirli denizde
Sadece arı bir damla haiz olduğum
Emanet canım güzel Rabbime
Sevgi tek lüksüm
Akışkan titrinde evrenin
Alışageldiğim üzere asla sapmam da yolumdan
Varsın ölüm olsun ucunda.