9
Yorum
69
Beğeni
5,0
Puan
1710
Okunma

youtu.be/zHDrHRmaQjQ
Orada duruyorduk
Teşnelik ve duvar arkalarında
Saat sesleri
Ve tek bir kişi yoktu ki uyusun.
Geceleri hamamböcekleri gibi filizlenen çamlar, simsiyah trampatalara karşı
Nasıl şarkı söylüyor bu sis
Nasıl da ağız içlerinde çıt..
O kadar da sessiz değilken
İkiye bölünüyoruz…
Su rengi, gelsin kutsal bildiğimiz şeyler
Kahve saç gölgeleri, parlak renk
Aynalar biliyor sadece, değilmiş gibi de
Bir karanlık, yarım gece, apansız rüzgar
Yine de orada gün avuçlarımda açmış toplamalı ve öyle bakışıyoruz
Gözüm yok
Burada yastık üstü bir sigara yaktım
Küf rengi kapı önünde bahar
Havari ve bazukalardan ibaretken
Bir im, nasılsın diyorum içimdekine
Nasılsın, ta içimdeki.
Bilmek yeterli, belki de değil
Belki havada kuzgun kokusunda var
La minörlere konuk olup, dilsizliğin saplarını büyütenler;
Olsundu
Gölgesine isyandır söz, kimileyin böyle olur
Ne ses, ne ışık
Olsundu.
Olsun..
Zaman dönüyor kendi tonunda.. Olsun.
5.0
100% (26)