Kişiliksiz eller ve yozlaşmış et parçaları arasında
sözde
o büyük
ve şatafatlı
anlam arayışının
boktan çukuru içerisinde debelenirken poz veriyoruz kameralara

Yetimlik
ve
Öksüzlük arasında
Tüyü bitmemiş yetimin hakkını
tüyü bitmemiş öksüz yerken nereye varacak ki bu dünya

Ah ne karıştırıyorsak sanki
ha
bir var
ha
bir yok adalet
sustuğunca iyidir avam
mey ver oradan paşam meylettiğimiz şey bir bizi bağlar

Kristalize neon ışıkları arasında
hoş
narin
bacaklar dolaşıyor
boyna tasma
gerek
sıktıkça sıkmalı
Yüzyılın sorunu bu
bir yüzyıl daha gider böyle

Ses
kulağımı tırmalıyor
yazma bunu kimseye
İhtiyaç hasıl olursa bulurum ben birilerinin ağzını dinlemeye
ve övmeye zaman.

İçten dışa değil
dıştan içe düşünüyorum
aklı selim
anlatıların altında yatıyor bunca ceset
Kaybolmadım ki
Gayb olmuşları düşünerek hisleneyim
Garbın afakını saran o çelik zırhlı duvar giderek yükseliyor
gökten menevşe kokulu atlılar beklerken biz
yerden yerden memleketi soyuyor
Muaviye hazretleri
saraylar yükseliyor
yükselecek yükselmeli.


Işıktan başka saklanacak yerimiz yok
süslü olmayan
pırlantalara bezenmemiş
ve dönmeyen ışık
dünya yine de dönmeye devam edecek

Egoist ve kinci
otokontrolü yitik
bedenler
egolarıyla ve kaoslarıyla beraber yürüyecek bu yollarda
Şişenin dibine yaklaşıyoruz

Birazdan
biliyorum az sonra
iki ayrı şiir arasında gidip gelirken bileklerini kesecek birileri
razıyım
dünyadan
iyisiyle kötüsüyle
Ecinnisiyle
Gulyabanisiyle
Perisiyle
Piresiyle
Kenesiyle
İtiyle, Kedisiyle
Yılanıyla
Akrebi
ve
Sansarıyla
yaşandığı kadar
zammı kadar
zammına kadar
dükkanın önünü kapama abi sen çok çiğsin
senin kendi küçük dünyanda ki
heyecanları ben lisede yaşıyordum.

Yediden yetmişe yetkisi olanın adaletsiz olduğu ülkedir Türkiye...