tatlı bahar ziyasıyla tomurcuklar patlıyor
karşıki elma ağacının dallarında
renk renk
desen desen
allı morlu
mis kokulu

tüm güzelliklerini toplamış geliyor bahar
hem de öyle bir geliyor ki
pir geliyor

ben bir tek mevsim severim
hep bahar hep bahar
çiçeklenmiş dallanmış
ışıklanmış allanmış
şarkısı dillerden düşmeyen bestekar gibi

bahar gelince çiçek açar yaprak açar
güzel kokular salınır yedi cihana
gül kokuları yayılır
gülücükler dağıtılır
misk-i amber kokan çocuklar gibi

fark ettirir kendini bu delişmen mevsim
kış sonrası çalar kapıyı
gelip bir misafir gibi bahçelere yerleşir
görmeye , tatmaya koklamaya başlanılır
yeniden

dayanmak mümkün mü
bunca ayrı düşüşe
ümit kesilir mi hiç bahardan
onca kavuşma iştiyakından
feyizli zamanların mirasçısı geri gelir yine
cezbine uğraşmış niceleri gibi
hem de daha güzel
hem de daha muhteşem

Allah’ın sonsuz nimetleri gözleri kamaştırır
hiç bir zerresi bozulmaksızın
hiçbir arızaya uğramaksızın
mucizelerin en şahanesi sılaya döner
güneş ışığını yayar gibi
ay nurunu salar gibi

bahar mevsimi hiç boş durmaz
yanarken damarında ki kan
renk renk harika desenler çizer
bir defa değil
bir kerre değil bin kerreler
gece gündüz sonsuza kadar
zamanlar içinde zaman kadar

hep bir vuruşma, hep bir savaş
bazen yorgun düşer
bazen mutsuz
bazen dertli
heyecanını hiç kaybetmez
Allah’ın ihsanı her bir dakikası
en sahici hayaller şekillenir

köye iner kıra düşer
dağ başına suya düşer
adı konulmamış bir saltanat bu
metafizik bir boyut bu
ormanda güneş parçaları
ağaçlarda kuş cıvıltıları
bir ahunun gözlerinde yol bulur özlemler
kalbin ahenkli atımlarında arınır ruh
o an hiç bitmez
o an hiç tükenmez

beyaz eser bütün rüzgarlar
üstüne güz değmemiş yapraklar yeşil
ilmek ilmek sarılar
yumak yumak morlar
göklerin adı mavi olur
kırmızı mercan kakmalı abanos
serviler kadife astarlı

gözünü dünyaya açan her canlının kulağına
ilk baharın sesi değer
dolunayın bir geceyi aydınlattığı gibi
sevgi ve aşkın ta kendisi
dalları aşk meyvesi

güzel bir mevsim, güzel bir iklim
tüm uyanışların en hakikatlisi
coşku birikimi ayyuka çıkar
her safhasında
bin bir çeşit duygu can bulur

umutlu mutlu ışıltılı
aşk kaynar yüreğinde vakitlerin
iklimleri tıpkı bir mecnun
her yağmur bir Leyla gibi
yıldızlı yaldızlı her gecenin demi

eritir tüllenen hayalleri
yalın yalnızlıkları götürür meltem
belleklerin zembereklerinde kıvranır durur
dalgalı bir deniz olur
köpüklü nehirlerde ölümcül çılgınlıklar
gökyaşıyla ıslatır yıkar geçer sel olur

ümit - korku arasında savrulurken
inşirah ararken gönlüm
teskin olmak için
cebimden bir haset çıkarırım bahar için…
ara sıra sarılmak için

kucaklaşmak için
kalbimin susturulmuş çığlıklarına nefes sunar
saklı sancıları avuçlarımda ağırlamak için
sarsıcı arayışlara taze bir ufuk göstermek için
aklımdan, düşüme geçer bahar

zihnimde tutuşur
hafızamdan dökülür ruhumun engin denizlerine
açtığım kapılardan gördüğüm gerçeklerden
hikayesini anlatmak için

redfer