38
Yorum
121
Beğeni
5,0
Puan
3198
Okunma

Sesin düşer geceye ansızın
Her şey sesinin peşine düşer
Sesin, uğultuların içinde bi nehir coşkunluğu gibidir
Bulutların ardından yükselen güneş
Sesin, bi yağmur toyluğu
Bi ıslık dudağımda ki hep genç
Oysa;
Bıçak gibi saplanan ne varsa acısı göğsümde
Göğsüm tıka basa ağrı
Bunları kendime acındırmak için söylemiyorum
Hayır
Bunları kendime söylüyorum; umursamıyor
Kendim hep kendindedir ve anımsar
Kendim, bir gün markete diye çıkıp kaybolmaz hiç
Elinden tutup kapıma getirmez kimse
Yol aklındadır, en kaybolmuş hissettiğinde bile
Şimdi bunu iyi bi şey sanıyorsun belki
İçip içip sarhoş olamamak gibi bir laneti
Oysa insan arada kaybetmeli kendini
Ağrılarını, sancılarını, ağırlıklarını keza
Yağmur yağıyor şimdi
Yine aklımdan geçiyorsun
Baharın tazeliğini getirmişsin - hoş gelmişsin-
Kuşların cıvıltısını
Çiçeklerin rengini, kokusunu...
Aklımdan geçiyorsun - acele etme, ağırdan al-
Dünya duruyor bir süreliğine
Başım dönüyor
Dilim de dönüyorken hala, sayıklıyorum:
“Ne güzel geliyorsun elin kolun dolu”
5.0
100% (54)