18
Yorum
48
Beğeni
4,9
Puan
1702
Okunma
Kalleşçe Terkedipte, gittiğin günden beri
Usanmadan Mevlâ’ya, açarak şu elleri
Tez günde almak için, senden kara haberi
Ölümler senin için, dileniyor gönlümde
Bu gün ayrı bir sevinç, doldu garip bağrıma
Bir teselli bulundu, yürekte ki ağrıma
Minareden yanık ses, cevap verdi çağrıma
Selâlar senin için, veriliyor gönlümde
Selânın arkasından, senin adın denince
Şükür secdesi yapıp, nefes aldım derince
Yüreğimin yangını, hemen oldu serince
Keyifler senin için, çatılıyor gönlümde
Sildim alna sürdüğün, utanç dolu o izi
Ruhum gül bahçesinde, yapar şimdi gezi
Kendi helal paramla, aldım bir top ak bezi
Kefenler senin için, biçiliyor gönlümde
Üç beş dostun duyarak, koşup hemen geldiler
Parçalanmış cesedi, soğuk morgdan aldılar
Kapıma ateş yakıp, yanına taş koydular
Kazanlar senin için, kuruluyor gönlümde
Yıkayıp kefenleyip, götürdüler camiye
Bir hain olduğunu, demediler kimseye
Vakit geldi müezzin, çıkarak minareye
"Ezanlar senin için, okunuyor" gönlümde
Tabutunun önüne, sıra sıra geçtiler
Bilmeden hiç birisi, helallıkta verdiler
Hatun kişi diyerek, niyetini ettiler
Namazlar senin için, kılınıyor gönlümde
Tabut gitti mezara, yabancılar omzunda
Kimse rahmet demedi, bu sonsuzluk yolunda
Koskoca mezarlığın, kimsesizler yurdunda
Mezarlar senin için, eşiliyor gönlümde
Kıbleye çevirerek, ağzı yara verdiler
Gönülsüz iki imam, besmeleyi çektiler
Baş ve ayak ucuna, iki tahta diktiler
Topraklar senin için, atılıyor gönlümde
Sana olan bu kinim, bilki hiç bitmeyecek
Ihanetin çok ağır, acısı hiç gitmeyecek
Ölsen bile bu yürek, seni affetmeyecek
Nefretler senin için, çoğalıyor gönlümde
Erhan DOĞANAY
5.0
96% (27)
1.0
4% (1)