5
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1187
Okunma
bir suistimal yalnızlığının sesi satılıyor
açık arttırma ile
karşılaştığımız o ilk yerde
arttır-ma diyen gözlerinle buluşuyoruz aynı çerçevede
dansını daha henüz yeni kaybetmiş rakkase
militan ruhun ihbar ediyor o anda beni sana
mor salkımlı hüzünlerin
şimdi tam da değişkenliği bu bahar da
yelelerimde arıyorsun
birilerinde bıraktığın itaati
endülüs akşamlarının kırmızısı ateşini körüklüyor
alazında kavruluyorum o an
sessizce bir köşede yaşlanıyorum
bir devrin başlangıcıydı seni sevmelerim
devrimin kutsallığını bozdun
farkında değilsin
yokluğunu silmesi için oynaştığım dalgalar
tertemiz olmam için çok uğraştılar
oysa ben lekende büyüttüm kimliğimi
hiçbirisi de bunu anlamadılar
öpülmemiş yerlerini örümcek ağlarından temizledim
şimdi herkes ayıp şeyler söylüyorum sanıyor
oysa ki bilmiyorlar tanrının beni gönderdiğini
saklanmak için değil elbet
seyretmek için güzelliğini
çalar saatleri bozardım gideceğin sabahlar
çalardım rüyalarından bensiz olan sevişmeleri
güneşlenir gibi uyurdun sinem de
uykusunu daha henüz yeni kaybetmiş rakkase
yüzün kayboldu bu aralar
taş sokaklarda bıraktığın mahremiyetle avunuyorum
galiba alışıyorum
bir ihtilal sabahı yakalıyorum seni
devrik aşkımın eli kanlı diktatörü sıfatıyla yargılıyorum
oysa ne ceza versem razısın
kırılgan istanbul gözlerine yakıyorum infazı
gitme
beni daha henüz yeni kaybetmiş rakkase…
alicengizoyunu
(...gitme demem yeniden sevmen için değil, başkalarını yeniden sevebilmem için bir neden…)