3
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
575
Okunma
Dünyevi & Erkan Cem Arslan Prodüksiyon....
Bir insan hepsi birden olamaz
Ya insansındır ya hepsi
İlla ki nefesin kesilir
Yetişemezsin her şeye
Sanki civcivleri sürü saldırısına uğramış yaban tavuğu gibi
Dört tarafa koşuştururken bulur kendini şair.
İnsansınız, bilirsiniz…
Hangi kılıç koparacak benim boynumu
Mühim olan boyun değildir,
Kılıç kimin elinde...
Bir insan hepsi birden olamaz
Ya insansındır ya hepsi
Sanki atom bombası düşmüş coğrafyada
Fotosentez yapmaya devam eden bir ot gibi
En ufak bir ışığını bile sömürürsünüz şiirin
İnsansınız, bilirsiniz...
Hangi an, hayal yenecek gerçeği.
Bir insan o kadar şey desem
Bir andan ibaret bin labirent gibi
Gerçek güneşi görmüş bir ayazın kuşluk vaktinde
İnsansınız, bilirsiniz...
Yaşadığınız vatan dört mevsimin üstünde
Ya devamlı soğuk iklimde yaşayanlar
Kış bitsin derken
Onlar yaz nedir bilmeyenler
Peki ya devamlı sıcak iklimde yaşayanlar
Yaz bitsin derken
Onlar kar nedir görmeyenler
Görürsünüz dünyayı, insanlığı...
Eşitsizlik üzerine kurulan dengeyi
Bir Tanrı bu kadar mı vurdum duymaz olur
O kadar mı unutmuştur unutkandır…
Gördüklerinizin karşısında yoktur Tanrıyla güreşmekten başka
seçeneğiniz
İşte böyledir belki de şairlerin şiirle serüveni!
Nasıl bir şeydir
Saçlarınızın sayısını bilememek
Nasıl bir olağan dışılık
Bir çift gözün tüm sayılardan üstün olduğunu görmek
Bir sesin tüm karanlığı aydınlatması
Karartması tüm aydınlığı nasıldır
Çaresizliklere ses olmak ne büyük marifet
Ses olmak, ne kutsal bir beceri
Görebilmek mi daha yücedir
Tebessüm ettirebilmek mi.
Yaşam; sen nasıl güçsün öyle
Perdenin ardında ne kadar yumruk yersen ye
Ne kadar kırılırsan kırıl
Hâlâ nasıl umut dolu ışıldar gözlerinin içi
Son soluk son nefes son söz
Dökülürken her anda
Nasıl bir utançtır iyileri güzelleri utandırabilmek
Yorgunu yormak nasıl bir utançtır
Sen söyle şair, sen söyle söyleyemediklerimi…
5.0
100% (5)