7
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2298
Okunma
Göz bebeklerimde yağmur sevişmesi bir mevsim
Beklenen sen gelmeyişlerin de ki hüzün ellerim
Ve çoğaltırken seni bana hasret kuraklığı
Söğüt gölgesinde dinlenme mevsimi sana
Ve uzar sende yollar
Büyür yalnızlık
İçimde sevdan orman yangını
Çıldırmış bir mavi kahır
Ve kavalını ağlatan çoban halim
Tuzunu yalayan keçi inadı köprüyü geçe meme hali
Zıvanasından çıkmış insan ve bu kent
Özlemin yırtılır çarşafında bağrım
Gel isterim dağlama
Bu yara onmaz yar boşuna ağlama
Sarılır hüznünle tepeşirin gönül tahtama
Sıçrar bir çekirge sonbaharıma
Ateş düşer
Ellerime ayaklarıma ateş
Yanar bir dağ
Yanar bir su
Su yakıverince ateşini yanak,yanak
Bir ağıt kına yakar dilim tırpanına
Günlerce kül
Binlerce hece ismin
Bağrımda gıcırdar gondol gibi hasretin
Dökülür tozunda tozutmuş aşk
Sen duymazsın
Ahşaptan baş kaldırır bir çift eski aşklar gamzelisi
Karışır göz yaşım değişir damak tadımda tuz acısı
Gidip de gelmeyenlerin özlemidir bu kent
Ardımdan dökülen annemin bir kova suyudur yanaklarımdan nisanlanan
Eskir ten
Dökülür bir neyzenin gözlerimden güftesi
Eser tüm rüzgarlar kara yel ve zemheri
O eski ahşabına
Anamın ektiği biber kokusu ve keder
Akar göz yaşım tabak,tabak
Ve sen
İçimde kırılır bir ayna
Devrilir bir gürültüyle gök
Şimşekler adam arar adam ve mert
Durdurana aşk olsun
Dürülmüş bir defter koltuk altlarımda şiir
Kurumuş nar dalında soyunur da yalnızlık
Giyinir bir başka mevsim
Bir başka düş gökkuşağı canım sıkkınlığına
Bir mefta nın çenesi bağlanır sabahıma
Burkulur anamın oyalı mendili
Dantelime hüzünlenir ve ağlar yan yastıklarım
Hazandır mevsim
Hasret ve can yongalanmalarım çoğalır
Bozkırlar tenimedir uyanır
Göz uçlarımda çoraklanır kumsalın
Ve üşür takvim yapraklarım
Asi bir özlem serseri bir devrim oyalanır
Uyutmuşta parça,parça telaşımı öksürük
Yüzünü sürer tenim toprağına ve sen
Ah sen sevdam dediğim
Bağrımda dellenir kızılcık şerbeti
Bir zaman sana bağlıydı damar ,damar alyuvarlarım
Sendin dolaşıp duran kılcalımda oksijen sayışım
Pembeden sarıya bir bulantı halim
Ve buruşuktu gökyüzüm
Sirkeci sırtlamış çıkmış satışa sırtımda
Ve sürülmüşsün sevdamın dağlarında
Bir dünya hüzün avuçlarıma
Tuz ekmek hakkı
Bir garip aşk bu bendeki baş bağlama
Hatırla eski bir bahardan çıkıp gelen sevişmeleri
Haldır,haldır koşuşan saat zembereğini
Şu gözlerimin sana neler söylediğini
Ve bahara bir türlü dönmeyen dönmeyişini
Yastığımda hasta
Yorganımda dal,dal kalan bahar
Sensizim
Bir garip bu kentte her yanım mezar
Bir hazan mevsimi tenim eteğinin tefinde
Benden gidişini şimdi kelpeten marka sabunlarda hatırla
Kaç bahar telef tarihten dökülüşüm
Yaprak,yaprak özlem ve ölüşüm
Bir ceviz ağacı gibi seni yüreğime resmedişim
Avuç ,avuç köy pınarından seni içişim
Tam da yüreğimde ateşi yuvalayan değil mi ki gözlerin
Neyse bunlarda geçer delerde geçer şarkısını söyletmeye sen yeminlenmişsin
kamil söylemez