16
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
1368
Okunma

Ölümüne Değer Vermek
Yıllar geçti,
İzmit’in samanlı dağlarında,
Taş köprüde yakılan mektupları,
Menekşe yaylasında,
Ak yemenli bacıların türkülerini,
Yılları saymaktan,
Aslında hiç yorgun değildim.
Ta ki
Sen beni yetim koyuncaya kadar.
Hiç hissetirmedin acımı bana.
Sana diyemedim özür dilerim.
Ben
Sen beni itelerken,
Bazen güvercin,
Bazen uçurtmanın kuyruğunda,
Kelebek oluyordum.
Şimdi yorgunum, Mustafa’m!
Seni izlemekten kara toprakta,
Seni özlemekten yoruldum.
Sen gittin,
İbrahim’in düştüğü gül bahçesine
Giderken,
Ciğerime mancınıkla düşürdüğün ateş
Hiç sönmedi.
Sustum sana
susadım,
küstüm sana.
Bir bayram sabahı sana uğradım.
Ses vermedin!
Kırık bir testi içinde bıraktığım,
Gözyaşımı,
İçine kattığım
Nisan yağmurlarıni içmemişsin.
Mustafa’m!
Ellerim çamur çizik içinde.
Beni
çocukların oynadığı parka götüren yok!
Burada gurbetin güneşi bile
Isıtmıyor beni.
Ha, diyeyim!
Meğer beni ısıtan iterken ensemdeki nefesinmiş.
Meğer sen benim yarım yarımmışsın!
Niye götürmedin beni?...
Gül bahçesine?
Yoruldum günlerimi saymaktan!
Ama mutluyum bak.
Sana dua okumayacağım.
Bir dahaki sana gelişimde,
Şiirle geleceğim Mustafa’m!
Seni çok seviyorum,
Bu ne yaman bir sevdaymış!
Susuyorum şimdilik,
Görüşürüz sevdam...
Şiir: gurbetçiyim
Ses: Yasemin İ.