35
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
4279
Okunma

yitikse ellerin,
duy beni mahmur gözlerinle
ki
aynasıdır bu şiir yaşlı sırların
kaldır örtünü yüreğinden
usulca sınırlarıma dokun
tenimin zındanına vur geceyi
sıyır azrailin sefil kibrini
Zîrâ;
oyun ister canı arada
çeker kanlı ve gizemli perdesini yüzünden
haylaz düşler kurdurur bana
zihnimin nemli hamağında
ansızın
tohum çatlatır özüm bir uzak bakışından
ve bir gölge salınır ufukta
keskin bir kılıç çıkar kınından
böler beni yeniden yalnızlığıma…
Üstelik;
habersizdim bu târifesiz seferden
seyirtirken hüzün bandıralı bir gemi
seğiriyordu yorgun gözlerim
seyrederken gidişini…
dişlisinde acının eziliyordu göğsüm
boğazıma mıhlayarak çaresiz hıçkırıkları
gerisi feryât figân…
ötesi yaprak düşüren hazân…
Oysa ki;
çokça kandil vardı yaktığım
geceden habersiz
ve bolca söz hayata adadığım
yırtık bir kuş kanadı
yâhut
ruhunu rüzgâra satan yelkenli gibi
şimdi;hemen şuracıkta teslimim tanrıya
üşüşün hadi,
salın üstüme oklarınızı!
bilirsiniz çünkü;
uykusunda sağırdır şehir
ve yalnızdır hep
aşkla sınanmış mültecî…
Savaşçı
(ö.t)
5.0
100% (3)